Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Bakırköy 4. İş Mahkemesinin 15.9.2009 tarih ve 2006/956 E. 2009/652 K.sayılı ilamı ile başlatılan ilamlı icra takibinde; borçlu tarafından icra emrine "faiz yönünden" itiraz edilerek fazla kısmın iptali talep edilmiştir.
İş mahkemesi kararında "4.253,88 TL kıdem tazminatı için fesih tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizle" tahsiline hükmedilmiştir.
HGK.nun 20.9.2006 tarih, 12-594/534 sayılı kararında da vurgulandığı üzere şu durumda mahkemece yapılacak iş tarafların bildirdikleri bankalardan hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının "sorulması" ve "hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiden alınacak rapor ile hesaplattırılması" şeklinde olmalıdır.
Bu durumda mahkemece, duruşma açılarak yukarıda belirtilen ilkeye uygun olarak bilirkişiden alınacak rapora göre sonuca gidilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi  isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.