Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13227
Karar No: 2021/4364
Karar Tarihi: 08.04.2021

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/13227 Esas 2021/4364 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık bankada aktif satış elemanı olarak çalışırken müşterilere kredi kartı başvuru formlarını imzalattı ve teslim etti. Daha sonra müştekilere imzalattığı kredi kartı formlarını kullanarak kredi kartlarını teslim aldı ve her bir kart için ayrı ayrı şifreler belirledikten sonra muhtelif tarihlerde ATM cihazından para çekme ve alışveriş yapma gibi harcamalar yaptı. Sanığın üzerine atılı banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ile hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddiasıyla yargılandığı mahkeme davasında, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraat ettiği ancak banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan suçlu bulunduğu belirtilmiştir.
TCK'nın 245/1, 62/1, 52/2, 53 ve 63. maddeleri gereğince mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak sanığın cezasında arttırım yapılmaması ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli kararının gözetilmemesi nedeniyle hükmün bozulması kararlaştırılmıştır.
(Kapatılan)15. Ceza Dairesi         2019/13227 E.  ,  2021/4364 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
    HÜKÜM : 1-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye
    kullanma suçundan; CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat
    2- Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan; TCK"nın 245/1, 62/1, 52/2, 53 ve 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm ise, katılan vekili ile sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın Finansbank A.Ş."de aktif satış elemanı olarak çalıştığı, 2011 yılı Kasım-Aralık aylarında İzmit Şubesi"nde banka müşterilerine kredi kartı pazarladığı, müştekilere kredi kartı başvuru formlarını imzalatırken, araya kredi kartı teslim formlarını da koyarak bilgileri dışında imzalattığı, müştekilerin kredi kartı taleplerinin onaylandığı, sanığın daha önceden müştekilere imzalattığı kredi kartı formlarını kullanarak, ilgili banka görevlisinden kredi kartlarını teslim aldığı, bankada kendisine tahsis edilen POS cihazından her bir kart için ayrı ayrı şifreler belirledikten sonra, kredi kartlarıyla muhtelif tarihlerde gerek ATM cihazından para çekmek, gerekse alışveriş yapmak suretiyle harcamalar yaptığı, her bir kartla yapılan harcama tutarlarının toplamının 26.915TL olduğu, kredi kartlarının kullanımının müştekilerin cep telefonuna SMS ile bildirildiğinde durumun ortaya çıktığı, müştekilerin zararlarının banka tarafından karşılandığı ve bu şekilde sanığın üzerine atılı banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ile hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda;
    1-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
    Sanık savunması, katılanlar beyanı, müştekiler ve mağdurlar beyanı ile tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanılmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkâr etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmekte olup suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi halinde, nitelikli halin oluşacağı, bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; suç tarihinde katılan bankada aktif satış elemanı olarak çalışan sanığın katılan banka ile hizmet ilişkisi içerisinde bulunduğunun belirgin olması, katılan ...’a yönelik uzlaşmaya tabi olmayan banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu ile birlikte, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin ve aynı mağdura karşı işlenmesi nedeniyle uzlaşma yoluna müracaat edilemeyeceğinin anlaşılması karşısında; sanığın katılan bankaya yönelik eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, katılan ...’ın sanığın eyleminden doğrudan zarar gördüğü ve katılma hakkı bulunduğu, iddianamede de Finansbank’ın mağdur olarak gösterildiği anlaşılmakla; mahkemece sanık ile mağdurlar arasında herhangi bir hizmet ilişkisinin bulunmadığı ve sanığa isnat edilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, şeklindeki hatalı değerlendirme ve yetersiz gerekçeyle sanığın atılı eylem nedeniyle mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi,
    2- Sanık hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık savunması, katılanlar beyanı, müştekiler ve mağdurlar beyanı ile tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması eyleminin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekili ile sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    a-Sanığın, katılan bankaya ait kredi kartlarını değişik zamanlarda kullandığı göz önünde bulundurularak, TCK"nın 43. maddesi uyarınca sanığa verilen cezada arttırım yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle eksik ceza tayini,
    b-Sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi