Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13750 Esas 2019/3668 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13750
Karar No: 2019/3668

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13750 Esas 2019/3668 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı adına tespit edilen bir taşınmaza ilişkin davada, davacı Hazine taşınmazın kendilerine ait olduğunu ve adına tescil edilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Mahkeme, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritası gibi belgeleri inceleyerek, taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğuna ve adına tescil edilen kişi yararına zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğuna karar vermiş ve davayı reddetmiştir. Karar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğini düzenleyen 3401 sayılı Kanun'un 14. maddesine uygun olarak verilmiştir.
Detaylı açıklama:
- Davacı Hazine, dava konusu taşınmazın kendilerine ait olduğunu ve adına tescil edilmesi gerektiğini iddia etmiştir.
- Mahkeme, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritası gibi belgeleri inceleyerek, taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğuna karar vermiştir.
- Adına tescil edilen kişi yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin oluştuğu belirtilmiştir.
- 3401 sayılı Kanun'un 14. maddesi, kazandırıcı zamanaşımı yoluyla zilyetliği düzenlemektedir.
Sonuç olarak, mahkeme davayı reddetmiş ve karar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği düzenleyen 3401 sayılı Kanun'un 14. maddesine uygun olarak verilmiştir.

20. Hukuk Dairesi 2016/13750 E. , 2019/3668 K.

"İçtihat Metni"

.....
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu.... mahallesi 109 ada 23 parsel sayılı taşınmaz belgesizden 1505,30 m2 yüzölçümü ve tarla vasfı ile davalı adına tespit edilmiştir.
Davacı vekili 25/12/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; dava konusu .....mahallesi 109 ada 23 parsel sayılı taşınmazın öncesinin orman sayılan yerlerden olduğu için 1960 yılında yapılan kadastro çalışmalarında tescil harici bırakıldığını, 3402 sayalı Kanunun Ek-8 madde uyarınca yeniden çalışma yapılarak dava konusu parselin kadastro tespitinin davalı adına yapıldığını, davaya konu taşınmazın öncesi devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğunu, davalı taraf lehine zilyetlikle iktisap edilemeyeceği ve edinme koşullarının gerçekleşmediğini, imar ve ihya şartlarının bulunmadığını, beyanla tespit işleminin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasında çekişmeli parselin beyaz renkli orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davalı lehine zilyetlikle iktisap şartları oluştuğundan davanın reddi ile..... mahallesi 109 ada 23 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi davalı .... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz talebine ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede tapulama çalışmaları 5602 sayılı Tapulama Kanununa göre 07/12/1960 tarihinde ve yenileme çalışması ise 06/08/2013 tarihinde kesinleşmiştir. 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastro çalışmaları 1968 yılında yapılmış, 29/11/1969 tarihinde kesinleşmiş ve 2/B çalışması 11/08/2014 tarihinde kesinleşmiştir. 1960 yılında yapılan kadastro çalışmalarında dava konusu taşınmaz tescil harici bırakılmış ve 3402 sayılı Kanun Geçici Ek 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışması 27/11/2015-28/12/2015 tarihinde ilan edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman bilirkişi kurulu tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3401 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 27/05/2019 günü oy birliği ile karar verildi.