10. Hukuk Dairesi 2021/4526 E. , 2021/11436 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, davacının Aralık 2007 ile Mayıs 2012 tarihleri arasında davalı işverenler tarafından işletilen lokantada garson olarak geçen hizmetinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrası, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 03.11.2010 günü saat 4.00 sıralarında restorantta müşteriler ile çalışanlar arasında çıkan kavgadan sonra, işyerine gelen polis tarafından tutulan tutanağa ve alınan ifadelere dayalı olarak, lokantada olay tarihinde, mesul müdür olarak ..., çalışan olarak ..., ... ...’nin tespit edildiği, emniyet tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu’na kayıt dışı çalışan bildiriminde bulunulduğu, böylece davacının Kurumca resen işe girişinin yapıldığı, bu tarihten itibaren de davacının hizmetinin 03.11.2020-10.11.2010, 23.02.2011-06.04.2011, 30.04.2011-05.06.2012 tarihleri arasında davalı ... adına tescilli 1139028 işyerinden kuruma bildirildiği anlaşılmaktadır. Dönem bordrolarının dosya arasına alındığı,bordrolarda kayıtlı sigortalılardan bir kısmının dinlendiği, dosya kapsamından taraflar arasında ihtilaflı dönemden sonra (2013-2014), tanıkları etkilemeye çalışma tehdit, yaralama vs.iddiaları ile görülen ceza soruşturmaları bulunduğu, davalı ... adına restotant işletmesi olarak 06.08.2004 tarihinden itibaren vergi kaydı bulunduğu, 22.10.2010 tarihli yoklama fişinde lokantanın davalı ...’e devredildiğinden bahsedildiği,aynı adreste ... adına da 13.02.2002 tarihli işletme ruhsatı bulunduğu,dinlenen bordro tanıklarının bir kısmı adına her iki işveren tarafından da bildirim yapıldığı görülmektedir.
Mahkemece, yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli bulunmamıştır.
Bu nedenle, çalışmanın geçtiği iddia edilen işyerinden uyuşmazlık konusu dönemde bildirimi bulunan bordrolu tanıklardan mahkemece dinlenmemiş olanların beyanlarına başvurulmalı, daha önce yapılan komşu işyeri araştırmasında “komşu işyeri bulunmadığı, çevresinin konut olduğu, en yakın işyerinin caddenin karşısında bulunduğu” belirtildiğinden, emniyet, zabıta, vergi dairesi, SGK aracılığı ile yakın apartmanların kapıcıları ile lokantaya komşu civar işyerleri tespit edilip ,bu işyerlerinin sahipleri ile kayıtlı çalışanlarının beyanlarına başvurulmalı, dinlenen tanıkların beyanının sıhhatini denetlemek üzere hizmet cetvelleri ve vergi kayıtları dosyaya alınmalı,ayrıca 03.11.2010 tarihli tutanakta işyerinde çalıştığı tespit edilen kişiler tanık olarak dinlenilmeli , davalı işyerinde 03.11.2010 tarihinde meydana gelen olay ile ilgili soruşturma dosyası ve daha sonrasında davacı ile davalılar arasında görülen ceza davalarına ilişkin tüm dosyalar getirtilerek, bu dosyalarda davalı işverenlerin ve olaya tanık olan kişilerin davacının çalışma süresine ilişkin beyanları irdelenmeli, mahkemenin gerekçesinde davacının 2008-2009 yıllarında kendisine ait kıraathanesi olduğunun tanıklarca ifade edildiğini belirttiği, ancak bu yönde bir araştırma yapılmadığı görüldüğünden, davacı adına ihtilaflı dönemde vergi kaydı olup olmadığı araştırılmalı, davacının 13.11.2010 tarihinden sonra bir kısım hizmeti davalı işveren tarafından kesintili olarak bildirildiğinden,özellikle bu dönemde çalışmasının sürekli mi kesintili mi olduğu yönünde tanıkların beyanına başvurulmalı, gerçek işveren belirlenerek, böylelikle uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacıya iadesine, 04/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.