Esas No: 2021/1034
Karar No: 2021/1366
Karar Tarihi: 07.10.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1034 Esas 2021/1366 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1034
KARAR NO: 2021/1366
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/07/2019
DOSYA NUMARASI: 2019/490 Esas - 2019/711 Karar
DAVA: Kıymetli Evrak İptali
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, ... ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesini imzaladığını, bu sözleşme doğrultusunda ...'ın daire bedelleri olan ¨1.800.000'yi ödemeyi, müvekkili şirketin ise ödemenin tamamlanmasını müteakip dairelerin tapuda resmi şekilde devrini gerçekleştirmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşmenin taraflarının; ... tarafından yapılacak ¨ 1.800.000 ödemenin ¨ 900.000'sini barter çeki, ¨ 900.000'sini ise düzenlenen 5 adet ¨ 140.000 , 2 adet ¨ 100.000'lik senetler ile ödemesini kararlaştırıldığını, düzenlenen senetler doğrultusunda borçlu ... tarafından senetlerin adına düzenlendiğini ... hesabına toplamda -geç ve eksik olarak ¨ -288.000 ödeme yapıldığını, borçlu ...'ın senet ödemelerini ifa edememesi ve müvekkili şirkete ekonomik sıkıntıda olduğunu beyan etmesi üzerine müvekkili şirketin iyi niyet göstererek borçlu ...'ın da talebi üzere kalan borcunu yapılandırma yoluna gittiğini, 29/01/2018 tarihinde gerçekleştirilen yapılandırma doğrultusunda ... adına düzenlenen toplam 7 adet senedin iptal edildiğini, yerine 7 adet ¨70.000'lik, 1 adet ¨ 110.000 'lik senet düzenlendiğini, yapılandırma sonucu düzenlenen yeni senetlerden 20/03/2018 tarihli senedin ödemesinin de yine şirket yetkilisi sıfatı ile ... hesabına ¨ 65.000 olarak yapıldığını, ...'a ait hesap hareketleri incelendiğinde 19/03/2018 tarihinde ... tarafından ''20 Mart 2018 vadeli senet ödemesi havale bedeli'' olarak yapılandırma sonucu düzenlenen ilk senedin vadesinde ödendiği hususunun görüldüğünü, yapılandırma sebebiyle iptal edilen ilk senetler içerisinde 20/03/2018 vade tarihli bir senet de bulunmadığını, borçlu ...'ın, daha sonra müvekkili şirket merkezine tekrar geldiğini, maddi durumunun halen sıkışık olduğunu, daireleri almaktan vazgeçtiğini ve ödemeleri yapamayacağını müvekkili şirkete beyan ettiğini, bu toplantı esnasında müvekkili şirket muhasebecisinin elinde olan "yapılandırma sonrası düzenlenen" senetleri zorla alarak tümünü yırttığını ve şirket merkezinden ayrıldığını, müvekkili şirket tarafından yapılandırma talebi kabul edildikten sonra borçlu ... tarafından düzenlenen senetlerin tamamının müvekkili şirketçe ilk olarak ... Bankası Bahçelievler/Yayla Şubesi'ne sunulduğunu, mahkemece yazılacak müzekkere ile bu hususun teyit edilebileceğini, taraflarınca banka ile yapılan görüşmelerde talep edilen bordroların ancak mahkeme tarafından yazılacak bir müzekkere doğrultusunda verilebileceğin beyan edildiğini, borçlu ... tarafından yırtılıp götürülen senetlerin zayi olduğunu ve ...'ın yırtmış olduğu senetleri çöpe attığını, yırtılan senetlerin mahkemeye ibrazı da mümkün olamayacağından, TTK m. 651 uyarınca iptal davası ikame etmek zaruriyeti doğduğunu belirterek, senetlerin düzenleyeni olan ... tarafından zıyaına sebebiyet verilen işbu dilekçede belirtilen senetler hakkında Türk Ticaret Kanunu'nun 652. madde hükmü doğrultusunda iptal kararı verilmesini ve senetlerin tekrar düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 08/07/2019 tarih ve 2019/490 Esas - 2019/711 Karar sayılı kararı ile; " ....Somut olayda davacı vekili,müvekkilinin hamil olduğu bonoların dava dışı keşideci tarafından yırtılması nedeniyle zayi olduğundan bahisle söz konusu bonoların iptaline karar verilmesini talep edilmiş ise de, davanın bir alacak davası olarak hasımlı açılması gerekli olup hasımsız olarak açılması mümkün olmadığından davanın HMK'nun 114/1 (d) ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur. " gerekçeleri ile; " 1-Davacı tarafından hasımlı olarak açılması gereken davanın hasımsız açıldığı anlaşıldığından davanın HMK'nun 114/1 (d) ve 115/2 maddesi uyarınca usulden REDDİNE, ... " karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İşbu davada, TTK m.651 hükmü doğrultusunda senet borçlusu tarafından yırtılan ve zıyaına sebep olunan senetlerin iptaline karar verilmesini talep ettiklerini, kıymetli evrakın zayii nedeniyle açılacak olan kıymetli evrakın iptali davasının, 6100 sayılıHMK madde 382/e-6'da çekişmesiz yargı işleri arasında sayıldığını ve çekişmesiz yargı işlerinden olması sebebiyle bu davanın hasımsız olarak açılması gerektiğini, davanın alacak davası olarak nitelenerek hasım gösterilmeden açılamayacağından bahisle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığını, davanın alacak davası değil, zayii olan senetlerin iptali davası olduğunu, Dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla ilaveten, borçlu ...'ın, toplantı esnasında müvekkili şirket muhasebecisinin elinde olan -yapılandırma sonrası düzenlenen- senetleri zorla alarak tümünü yırttığını ve şirket merkezinden ayrıldığını, müvekkili şirket tarafından yapılandırma talebi kabul edildikten sonra borçlu ... tarafından düzenlenen senetlerin tamamının müvekkili şirketçe ilk olarak ... Bankası Bahçelievler/ Yayla Şubesi'ne sunulduğunu, müvekkili şirket yedinde bulunan ve dava dosyasında mübrez 20.03.2018 vade tarihli Senet Tevdi Bordrosunun, yapılandırılan senetlerin bankaya verildiğine dair delil teşkil ettiğini, geri kalan senetlerin varlığının ispatının ise ... Bankası Bahçelievler/ Yayla Şubesi'ne müzekkere yazılarak senet tevdi bordrolarının celbi ile anlaşılacak olmasına rağmen ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak davanın kabulü ile talepleri doğrultusunda senetlerin düzenleyeni olan ... tarafından ziyaına sebebiyet verilen dava konusu senetler hakkında TTK'nın 652. madde hükmü doğrultusunda iptal kararı verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, zayi nedeniyle bono iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hasımlı olarak açılması gereken davanın hasımsız açılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TTK'nın 778. maddesi delaleti ile bonolar bakımından iptal davaları açısından uygulanması gerekli 759/2. maddesi uyarınca, iptal isteminde bulunan kişi, bono elinde iken zayi olduğuna dair iddiasını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak, senedin bir suretini ibraz etmek yahut da senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. Davacı tarafça, dava konusu bonoların dava dışı keşideci tarafından yırtıldığı beyan edilmiş olup, muhatabın kim olduğu belli olduğundan TTK'nın 759/2 maddesi anlamında bir zayi durumunun söz konusu olmadığı, ilk derece mahkemesince ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf talep eden davacı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf talep eden davacıdan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı, istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince tarafa tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 07/10/2021 tarihinde HMK'nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.