11. Hukuk Dairesi 2017/2741 E. , 2019/98 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23/03/2017 tarih 2015/188-2017/326
ve sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin SSK primlerini ödeyememesi üzerine SSK tarafından 6138 sayılı Yasa gereğince müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, icra takip dosyası ile davalının ... Şubesi"ndeki davacıya ait hesabına ... Sigorta İl Müdürlüğünün 04/08/2004 tarihli yazısı ile haciz konulduğunu, davacı şirketin hesabında bulunan 42.829 TL paranın SSK"ya gönderildiğini, davacı şirketin hesabına 06/08/2004 tarihinde 5.000 TL, 01/10/2004 tarihinde 8.000 TL olmak üzere 13.000 TL daha yatırıldığını, ancak davalı bankanın davacı şirket hesabındaki parayı bloke ettiğini, bu paranın SSK"nın 03/11/2006 tarihinde 105057 sayılı haciz müzekkeresinin gönderilmesine kadar yıllarca bloke edilerek ne müvekkiline ne de SSK"ya ödeme yapılmadığını, davalı bankanın parayı kullanarak sebepsiz zenginleştiğini, ayrıca SSK"ya geç ödenen paradan dolayı davacının fazladan borç faizi ödediğini, SSK"nın son haciz müzekkeresinin davalıya ulaşması ile durumu öğrenen davacı davalı tarafa başvurmuş ise de mağduriyetinin giderilmediğini, davalının 13.000 TL"yi kullanarak sebepsiz zenginleştiğini ve müvekkilinin mağdur edildiğini ileri ederek davalı tarafın müvekkiline ait parayı kullanarak elde ettiği ticari faiz ile SSK"nın müvekkili şirketten talep ettiği faizin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davacının dava dışı alacaklısı SGK"nın haciz ihbarnamesinin 06.08.2004 tarihinde davalı bankaya ulaştığı, bankaya ihbarnamenin ulaştığı tarihinden sonra davacı hesabına gelen 13.000,00 TL tutarındaki paraya davalı banka tarafından bloke uygulanmasının hukuka aykırı olduğu ve söz konusu bloke işleminin 10.11.2016 tarihine kadar devam ettirilmesinin davalı bankanın kusurlu davranışı niteliğinde olduğu, bloke konulan paranın alacaklı SGK"ya gönderilmesi halinde zaten davacının faiz geliri elde edemeyeceği, bu sebeple bloke konulan para nedeniyle davacının elde edemediği faiz gelirini talep etmesinin mümkün olmadığı, ancak banka tarafından bloke konulan paranın 2 yılı aşkın süre bekletilmesi nedeniyle davacının alacaklı SGK"ya daha fazla faiz ödemesi yaptığı gerekçesiyle hesapta bekletilen 13.000 TL üzerinden bloke süresince hesaplanan faiz miktarı kadar davacının zararı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve davalı bankanın zararın tutarı konusunda temyiz itirazında bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle mahkemece verilen hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 536,46 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 07/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.