8. Hukuk Dairesi 2011/2996 E. , 2011/5035 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
... ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Aile Mahkemesinden verilen 29.06.2010 gün ve 559/576 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise davacı vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.03.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı bizzat ve vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı bizzat ve vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... vekili, tarafların evlilik birliği içinde alınan ve davalı adına tescil edilen dava dilekçesinde parsel ve plaka numaralarını bildirdikleri altı parça taşınmaz, iki adet araç ile taşınmazlardan davalının elde ettiği kira gelirleri üzerinde 31.12.2002 tarihinde düzenlenen mal rejimi sözleşmesi gereği hakkı olduğunu açıklayarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi ile tasfiye anındaki değeri doğrultusunda şimdilik 100.000 TL"nin davalıdan tahsili ile vekil edenine verilmesini istemiş, isteğini harcını yatırdığı 15.6.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile katılma alacağı bakımından 726.080 TL’ye, kira gelir alacağı bakımından ise 60.000 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, mal rejimi sözleşmesinin irade fesadı sebebiyle geçersiz olduğunu, davacının sadakate aykırı davranışları olduğunun boşanma dosyasından anlaşıldığını, edinilen malların bir kısmının ise miras yolu ile vekil edenine geçtiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile edinilmiş malların tasfiyesine yönelik olarak toplam 726.080 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili ile katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 13.9.1967 tarihinde evlenmişler, 1.3.2006 tarihinde açılan dava sonunda boşanmışlar ve boşanma kararı 5.6.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Kadıköy 3.Noterliğinin 31.12.2002 tarih 26068 yevmiye nolu noterlik sözleşmesiyle taraflar edinilmiş mallara katılma rejiminin evlilik tarihinden itibaren geçerli olduğunu kabul etmişlerdir. (TMK. 203 md. ve 4722 sayılı Kanunun 10/3.md ). Evlilik birliği içinde alınan dava konusu taşınmazlardan 1086 ada 54 parseldeki 6 ve 7 numaralı dükkanlar 15.7.1993, 9 ada 21 parseldeki 6 nolu özel depo 5.3.1993, aynı parselde 1 nolu dükkan 16.11.1991, 156 ada 19 parseldeki kargir ev 5.10.1972, 144 ada 24 parseldeki kargir ev 8.4.1986, 34 MZZ 82 plakalı araç 16.3.1998 ve 34 UN 2527 plakalı araç ise 8.7.1999 tarihinde davalı adına tapu ve trafikte tescil edilmişlerdir.
Davalı vekili tarafından TMK.nun 178.maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği ileri sürülmüş ise de, taraflar arasındaki mal rejimi usulüne uygun ve geçerli olduğu dosya kapsamı ile anlaşılan Kadıköy 3.Noterliğinin 31.12.2002 tarih 26068 yevmiye nolu noterlik sözleşmesiyle 4722 sayılı Kanunun 10/3.md. uyarınca belirlendiğine, anılan sözleşmeye dayanılarak istekte bulunulduğuna, sözleşme nedeniyle somut olayda zamanaşımı konusunda BK.nun 125. maddesindeki 10 yıllık sürenin uygulanması gerektiğine göre davalı vekilinin zamanaşımına yönelen temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, yapılan araştırma ve toplanan delillere, davalıya annesi Makbule’den intikal ettiği anlaşılan davalının kişisel malı niteliğindeki 144 ada 24 parseldeki kargir ev ile davacı tarafça feragat edilen 34 MZZ 82 plakalı araçla ilgili mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğine, boşanma dava dosyasında taraflar arasındaki evlilik birliği zina veya hayata kast nedeni ile değil de şiddetli geçimsizlik sebebi ile TMK’nun 166.maddesine göre sona erdiğine, mal rejimi sözleşmesi gereği taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olup, katkı payı alacağı isteklerinde dikkate alınması gereken TKM’nin 152.maddesinde yazılı eşin infak ve iaşe yükümlülüğü ile tarafların gelirlerinin hesaplanmasında dikkate alınmasına gerek olmadığı gibi, hükme esas alınan bilirkişi raporu gerekçeli ve usulüne uygun düzenlendiğine, dava dilekçesinde talep edilen miktar 100.000 TL. olarak gösterilmiş ise de hangi taşınmaz ve araç için ne miktar talepte bulunulduğu belli olmayıp bu hususun açıklattırılması davalı tarafça istenmediğine, mahkemece de açıklattırılmadığına, redde konu 144 ada 24 parseldeki kargir evin değeri 462.270 TL. olarak belirlenmiş ise de bilirkişinin katılma alacağı hesabında bu miktar dikkate alınmadığına, diğer taşınmazlarla ilgili değerlere göre katılma alacağı hesabı yapıldığına, bu durumda kargir evin belirlenen 462.270 TL değeri ile ilgili ıslah sırasında da tamamlanmış herhangi bir harç bulunmadığına, reddedilen kısımlarla ilgili takdir edilen vekalet ücreti miktarının da bu nedenle yerinde görülmesi gerektiğine göre davalı vekilinin, dava konusu taşınmazlardan elde edilen edinilmiş mal niteliğindeki kira gelirlerinin taraflar arasındaki mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olduğu ya da tasarruf ettiği ve herhangi bir biçimde yatırıma dönüştürdüğü davacı tarafça ispat edilemediğine, bu durumda tasfiye hesabında dikkate alınmamış olmasında usul ve kanuna aykırı bir durum bulunmadığına göre, davacı vekilinin katılma yolu ile tüm temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile fedakarlığın denkleştirilmesi ve hakkaniyet kurallarının da bu tür davalarda uygulanması gerektiği dikkate alınarak hükmün açıklanan nedenlerle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 25,98 TL"nin temyiz eden davalıdan alınmasına ve davacıya ait 18,40 TL peşin harcın da onama harcına mahsubuna 11.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.