12. Ceza Dairesi 2020/12457 E. , 2021/4730 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 03/06/2020 tarihli ve 2020/10587 soruşturma, 2020/4082 esas, 2020/312 sayılı seri muhakeme usulüne tabi talepnamenin kabulüne ve sanığın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2. maddesi gereğince 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanunun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Samsun 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli ve 2020/398 esas, 2020/523 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
15/04/2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 17. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 272. maddesinde, "(1) İlk derece mahkemelerinden verilen hükümlere karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Ancak, onbeş yıl ve daha fazla hapis cezalarına ilişkin hükümler, bölge adliye mahkemesince re"sen incelenir. (2) Hükümden önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngörülmemiş olan mahkeme kararlarına karşı da hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir. (3) Ancak; a) (Değişik: 31/3/2011-6217/23 md.) Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine, b) Üst sınırı beşyüz günü geçmeyen adlî para cezasını gerektiren suçlardan beraat hükümlerine, c) Kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere, Karşı istinaf yoluna başvurulamaz. Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz" şeklinde yer alan düzenlemeye nazaran, sanığın tekerrüre esas alınan Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/05/2019 tarihli ve 2016/1444 esas, 2019/1065 sayılı sayılı ilâmı ile verilen 1.000,00 Türk Lirası adli para cezasının kesin nitelikte olması karşısında, sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 26/10/2020 gün ve 94660652-105-55-13821-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 23/11/2020 gün ve 2020/101244 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
15/04/2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 17. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 272. maddesinde, "(1) İlk derece mahkemelerinden verilen hükümlere karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Ancak, onbeş yıl ve daha fazla hapis cezalarına ilişkin hükümler, bölge adliye mahkemesince re"sen incelenir. (2) Hükümden önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngörülmemiş olan mahkeme kararlarına karşı da hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir. (3) Ancak; a) (Değişik: 31/3/2011-6217/23 md.) Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine, b) Üst sınırı beşyüz günü geçmeyen adlî para cezasını gerektiren suçlardan beraat hükümlerine, c) Kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere, Karşı istinaf yoluna başvurulamaz. Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz" şeklinde yer alan düzenlemeye nazaran, sanığın tekerrüre esas alınan Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/05/2019 tarihli ve 2016/1444 esas, 2019/1065 sayılı sayılı ilâmı ile doğrudan verilen 1.000,00 Türk Lirası adli para cezasının verildiği tarihte miktar itibariyle kesin nitelikte olduğu bu sebeple tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde tekerrüre esas başkaca bir mahkumiyetinin de bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında yazılı şekilde tekerrür hükümlerin uygulanamayacağının gözetilmemesinde isabet görülmediğinden,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Samsun 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli ve 2020/398 esas, 2020/523 karar sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükmün tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin altıncı paragrafının hükümden çıkarılmasına, hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 08/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.