19. Hukuk Dairesi 2018/2443 E. , 2020/726 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülmekte olan alacak davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıya mal sattığını, davalının malların bedelini ödememesi nedeniyle davalı hakkında başlattığı icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek,itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş,11/09/2015 havale tarihli dilekçesi ile davasını alacak davası olarak ıslah ettiğini bildirmiştir.
Davalı vekili,icra dairesinin yetkisiz olduğunu,esasa ilişkin olarak taraflar arasında satış sözleşmesi düzenlenmediğini, davalıya mal teslimi yapılmadığını, davacının iddiasını yazılı şekilde ispatlaması gerektiğini,tanıkla ispata muvafakat etmediklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda,davalının akdi ilişkiyi reddetmesi nedeniyle davacının mal verdiğine ilişkin ispat yükünü yerine getirmesi gerektiği, ancak davacının akdi ilişkiyi yasal delillerle ispatlayamadığı,bu nedenle davacı tarafa yemin metni sunmak üzere süre verildiği,07.06.2016 tarihli celsede davalının davacıdan mal almadığına davacıya borcu olmadığına dair yemin ettiği,her ne kadar davacı vekili duruşmadaki sözlü beyanında yemini kabul etmediklerini,yeminden sonraki beyanında mal aldığını kabul ettiğini ve kendi el yazısı ile yazmış olduğu mal alımına ilişkin belgelerin bulunduğu bildirilmiş ise de duruşma tutanağında bu hususların yer almadığı,dosya kapsamında davacının davalı tarafa mal verdiğine ilişkin usulüne uygun delilin bulunmadığı,davalının mal almadığına dair yemin ettiği anlaşılmakla davacı tarafından açılan davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, davalının duruşmaya gelerek davaya konu edilen malı almadığına ve borçlu olmadığına dair yemin ettiği,davacı tarafça yazılı şekilde kanıtlanamayan alacak iddiasının kesin delille davacı aleyhine sonuçlandığı,bu aşamada, davalı vekilinin davalının yemini ifasından sonraki “daha önceden taraflar arasında ticari ilişki olsa da, bu ilişkinin karşılığı ödenmiştir” şeklindeki beyanı başkaca hukuki ilişkilere ilişkin olarak varsayımsal anlatım içerdiği ve ispat külfetinin yer değiştirmesi sonucunu doğurmayacağı, ayrıca davacı tarafça delil başlangıcı olduğu ileri sürülen yazı içeriklerinin de, delil başlangıcı mahiyetinde olmadığı, dosya kapsamı itibari ile davacının davalıya ne türden malı, hangi tarihte, hangi fiyata sattığına dair davacı tarafça yapılmış açıklama yer almadığı, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA,dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.