Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. madde kapsamında yapılan güncelleme çalışmaları sonucunda Döğüşbelen köyü çalışma alanında bulunan . parsel sayılı 7.754,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve üzerindeki ağaçların H.. S.."nın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak narenciye bahçesi vasfıyla Hazine adına tescil edilmiştir. Davacı H.. A.., taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı H.. A.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu oluşan tapu kaydının beyanlar hanesinin iptaline ilişkindir. Kural olarak bu davalar, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Davanın niteliği gereği husumetin taşınmazın maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda davacı, dava konusu taşınmaz üzerinde yalnızca lehine zilyetlik şerhi verilen H.. S.."yı davalı göstermiştir. Hal böyle olunca davacıya davasını Hazine"ye de yaygınlaştırma olanağı tanınmalı, yasal hasım durumunda bulunan Hazine davaya dahil edilerek dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmeli, taraf teşkili yöntemine uygun şekilde sağlanmalı, tarafların bildirdikleri deliller toplanıp usulünce değerlendirildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmelidir. Yukarıda açıklanan nedenlerle yöntemince taraf teşkili sağlanmadan uyuşmazlığın esasına girerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, davacı H.. A.. vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.