10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/6891 Karar No: 2015/7203 Karar Tarihi: 14.04.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/6891 Esas 2015/7203 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/6891 E. , 2015/7203 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, prim ödediği süreler gözetilerek 2004 ile 2010 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa ve 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-b kapsamında sigortalı olduğunun tespiti istemidir. Mahkemece, sigortalılık süresinin tespiti isteğinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurumun avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte olan 1479 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ""Sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemez ve kaçınılamaz" hükmünü öngörmekte olup, 1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa"nın 92. maddesi ise; " (Değişik birinci fıkra: 17.04.2008-5754/55 md.) Kısa ve uzun vadeli sigorta kapsamındaki kişilerin sigortalı ve genel sağlık sigortalısı olması, genel sağlık sigortası kapsamındaki kişilerin ise genel sağlık sigortalısı olması zorunludur. Bu Kanunda yer alan sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azaltmak, vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersizdir." hükmünü öngörmüştür. Anılan düzenlemelere göre; sigortalı olmak, kamu düzenine ilişkin, kişiye bağlı, vazgeçilemez ve kaçınılamaz hak ve yükümlülük doğuran bir hukuksal statü meydana getirmektedir. Kişilerin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının bu statünün oluşumundaki rolü, yenilik doğurucu ve iradi bir durum değil, kanun gereği kendiliğinden oluşan statüyü belirlemekten ibarettir. Dolayısıyla, sosyal güvenlik hakkından Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 307"nci (HUMK md. 91) maddesi kapsamında feragat olanaksızdır ve açılan sigortalılığın ve sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davadan da vazgeçilemez. Davacı ancak, anılan Kanunun 123"üncü (HUMK md.185) maddesinde düzenlenen hakkını kullanabilir ve ileride yeniden dava açabilme hakkını saklı tutarak, davalının rızası ile davanın takibinden vazgeçebilir veya Kanunun 150"nci (HUMK md. 409) maddesi hükmü gereğince davayı takip etmeyerek yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılması ve giderek davanın açılmamış sayılması sonucunu elde edebilir. Bu nedenle; inceleme konusu davada mahkemece tespiti istenilen süreye ilişkin olarak davadan vazgeçilemeyeceği davacı vekiline bildirilmeli, feragat beyanının Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 123. ve 150"nci (HUMK md. 185 veya 409) maddelerinde düzenlenen haklardan birinin kullanımı niteliğinde olup olmadığı kendisine sorulmak suretiyle belirlenmeli, beyanın anılan anlamlarda kullanıldığı saptandığı takdirde duruma göre 123. veya 150"nci maddesinde öngörülen prosedür işletilmeli, aksi durumda ise elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece, yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sigortalılık süresinin tespitine ilişkin isteğin feragat nedeniyle reddi yönünde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ve sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 14.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.