13. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4977 Karar No: 2019/10399 Karar Tarihi: 23.10.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/4977 Esas 2019/10399 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2019/4977 E. , 2019/10399 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı idare ile arasında Yeni ... Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamında sözleşme imzalandığını, bu kapsamda taşınmazını belediyeye devrettiğini, belediyece analiz raporu düzenlendiğini, bu rapora göre bina, müştemilat ve ağaç bedeli için 20.099,50 TL hesaplanmasına rağmen bu bedelin %10"una tekabül eden 2.871,20 TL"nın ödendiğini, eksik ödenen 17.228,00 TL’nin tahsili için başlatılan icra takibine belediyenin itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20"sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Davacı, Yeni ... Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamında, yapı bedelinin eksik ödendiği iddiası ile icra takibine vaki itirazın iptalini istemiş, davalı ise talep edilen tutarı dava açılmadan evvel ödediğini savunmuştur. Her ne kadar mahkemece, dava konusu tüm tutarın dava tarihinden evvel yatırıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı icra takibinde 17.228,00 TL ana para ile birlikte icra takip tarihinden itibaren işlemek üzere %9 faiz talebinde bulunmuş ve yapılan ödemelerin ilk faizden düşülmesi gerektiği hususunu icra talebinde belirtmiştir. Kaldı ki dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100 (818 sayılı B.K’nun 84.) maddesi gereği kısmi ödemenin ilk faiz ve masraflardan mahsup edilmesi yasa gereğidir. Geri çevirme ile gelen kayıtlardan ana paranın davacının şahsi hesabına icra takip tarihinden sonra, ancak dava açılmadan önce ödendiği, ana para dışında bir ödemenin olmadığı ve yapılan ödeme icra dosyasına yansımadığından faiz ve masrafları ile birlikte toplam borcun miktarının belli olmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece, hesap konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alarak toplam borcun ne kadar olduğu belirlenmeli ve kısmı ödemenin ilk faiz ve masraflardan mahsup edilmesi gerektiği hususu nazara alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.