Esas No: 2021/20489
Karar No: 2022/599
Karar Tarihi: 16.02.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/20489 Esas 2022/599 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi, bir suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak suçundan dolayı verilen hükümleri inceledi. Sanık öncül suç niteliğindeki nitelikli yağma suçundan mahkum oldu ve anılan suçtan kaynaklanan malvarlığı değerini aklama suçunu oluşturduğu belirlendi. Bu suçun sanıkların üzerlerine atılan suç tarihinden önce 4208 sayılı Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanunun 7. maddesinde düzenlendiği ve kovuşturma zamanaşımının 10 yıl olduğu belirlendi. Ancak suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçuna, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 282. maddesinde yer verilmesi üzerine 18.10.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanunun 26. maddesi ile 4208 sayılı Kanunun 7 ve 8. maddelerinin yürürlükten kaldırıldığı belirlendi. Tüm bu yasal düzenlemelerin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu zamanaşımı bakımından, TCK'nın 282. maddesinin sanıklar lehine olduğunun anlaşılması karşısında anılan Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirlenen olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihi ile hüküm tarihi arasında gerçekleştiği anlaşılmakla; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davalarının DÜŞÜRÜLMESİNE karar verdi. Kanun maddeleri: TCK'nın 282/1, 62/1, 52/2, 53, 55/1, 66/1-e, TCK’nın 67, 5918 sayılı Kanunun 5, 5320 sayılı Kanunun 8, 1412 sayılı CMUK’un 321 ve 322, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama
Hüküm : TCK'nın 282/1, 62/1, 52/2, 53, 55/1 maddeleri uyarınca ayrı ayrı hükmedilen hapis ve adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunun oluşabilmesi için failin, alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerini, yurt dışına çıkarması veya gayrimeşru kaynağını gizlemek veya meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak maksadıyla çeşitli işlemlere tabi tutması gerektiği; somut olayda öncül suç niteliğindeki "Nitelikli yağma" suçundan sanık ... hakkında kamu davası açılarak yargılama yapılıp mahkumiyet kararı verildiği, verilen bu kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, anılan suçtan kaynaklanan malvarlığı değerini aklama suçunu oluşturduğu belirlenen son işlem tarihlerinin, sanık ... yönünden 15.10.2008, sanık ... yönünden 13.08.2008, sanık ... yönünden ise 11.08.2008 olduğu, sanıkların üzerlerine atılı bulunan suçun, suç tarihinden önce 4208 sayılı Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanunun 7. maddesinde düzenlendiği, yine aynı Kanunun 8. maddesinde bu suça ilişkin kovuşturma zamanaşımının 10 yıl olarak belirlendiği, anılan maddede 26.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren 5020 sayılı Kanunun 16. maddesi ile yapılan değişiklik üzerine kovuşturma zamanaşımı süresinin 15 yıla çıkartıldığı, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçuna, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 282. maddesinde yer verilmesi üzerine 18.10.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanunun 26. maddesi ile 4208 sayılı Kanunun 7 ve 8. maddelerinin yürürlükten kaldırıldığı, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunun düzenlendiği TCK'nın 282. maddesinin, 26.06.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5918 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değiştirilmeden önceki ilk halinde; “cezanın üst haddinin 5 yıl” olarak düzenlendiği ve TCK'nın 66/1. maddesi uyarınca 8 yıllık olağan ve TCK’nın 67. maddelerinde belirlenen 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi olduğu, tüm bu yasal düzenlemelerin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu zamanaşımı bakımından, TCK'nın 282. maddesinin 26.06.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5918 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değiştirilmeden önceki ilk halinin sanıklar lehine olduğunun anlaşılması karşısında anılan Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirlenen olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihi ile hüküm tarihi arasında gerçekleştiği anlaşılmakla; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davalarının DÜŞÜRÜLMESİNE, 16.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.