23. Ceza Dairesi 2015/6554 E. , 2016/4129 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Dolandırıcılık suçundan; TCK"nın 158/1-f-son, 52/2 maddeleri gereği 3 yıl 4 ay hapis ve 33.500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
Sahtecilik suçundan; TCK"nın 204/1 maddesi gereği 2 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, katılan ... adına düzenlenen sahte nüfus cüzdanını kullandığı, bu isim ile kaşe yaptırdığı, katılan ...’ın işyerine gelerek alışveriş yaptığı, kendisini ... olarak tanıttığı, alışveriş karşılığı suça konu 16.750 TL bedelli çeki, sahte isimdeki kaşeyle ciro yaparak katılan ..."ın muhasebecisi olan tanık ..."a verdiği, sanığın sahte kimlik fotokopisinin katılan ..."ın çalışanlarınca alındığı, sanık tarafından verilen çekin bankaya ibrazında, ödemeden men talimatı bulunduğundan, banka tarafından ödeme yapılmadığı, çalıntı olduğunun belirlendiği, şikayet üzerine başlayan soruşturmada sanığın kaşedeki adreste faaliyette bulunmadığı ve çevrede tanınmadığının bildirildiği, sanığın yakalama emrine binaen alınan savunmasında; suça konu ... adına düzenlenen kimliği ... isimli kişiden aldığını, çeki de ..."ün yardımda bulunarak kendisine verdiğini, çekin sahte olduğunu bilmediğini ancak çeki sahte kaşe ile sahte isimle ciro ettiğini ikrar ederek beyanda bulunduğu, ..."ın açık kimlik ve adres bilgisini vermediği, iddia olunduğu olayda;
Sanığın ikrar içeren savunması, katılanların beyanları, tanıkların anlatımları, çekin çalıntı olduğuna ilişkin yürütülen soruşturma dosya içeriği, çekin iğfal kabiliyetini haiz olduğuna dair mahkeme incelemesi ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarının sübutuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- 5237 Sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle uygulama yapılması suretiyle ceza tayini,
2- 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin ""50 tam gün”, “1000 TL""" ibarelerinin çıkartılarak, yerine sırası ile ""1650 tam gün"", ""33.500 TL“ ibarelerinin eklenmesi, ayrıca her iki hükümde 5237 sayılı Kanun"un 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendine ilişkin uygulamaların hüküm fıkralarından çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.