23. Hukuk Dairesi 2016/1507 E. , 2018/233 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı kurum arasında 07.05.2007 tarihli hizmet alımlarına ait tip sözleşme imzalandığını, 19.03.2008 ve 22.03.2010 tarihli ek sözleşmeler ile sözleşme konusu işler yönünden müvekkili ile devam kararı alındığını, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş olmasına rağmen 19.03.2008 tarihli sözleşmenin 12.5 maddesi hükmü gerekçe gösterilerek müvekkilinin en az 47.119,52 TL tutarındaki istihkakının ödenmediğini, söz konusu hükümde yüklenicinin işin bitiminde çalıştırdığı tüm personelden kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve başkaca bir alacağının olmadığına dair imzalı bir belge alarak işletmeye tevdi edeceğinin, aksi takdirde yüklenicinin son istihkakının ödenmeyeceğinin düzenlendiğini, ancak hizmet akdinin süresinin uzatılması nedeniyle işçilerle yapılan akitlerin belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüştüğünü ve sözleşmelerinin devam etmesi nedeniyle de kıdem ve ihbar tazminatı gibi haklarının doğmadığını ileri sürerek, yoksun kalınan istihkâkından şimdilik 10.000 TL"nin reeskont faiziyle tahsilini talep ve dava etmiş, 19.07.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 47.119,52 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, 22.03.2010 tarihli sözleşmenin tamamen yeni bir ihale sonucu imzalandığını, yeni ihaleyi aynı firmanın kazanmasının süresi sona eren işlerin devam ettiği şeklinde değerlendirilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 24.10.2013 gün ve 2013/205 Esas, 2013/18730 Karar sayılı ilamında taraflar arasındaki sözleşmenin 12.5 maddesi ve 11.4 maddesi değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiği, ayrıca, davacının çalıştığı personelden en azından kıdem ve ihbar tazminatı dışında, başkaca bir alacaklarının olmadığının belgelenmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş, bozma ilamına karşı davacı vekilinin karar düzeltme isteminde bulunması üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 2014/3193 E., 2014/7452 K. Sayılı ilamı ile mahkemece, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin halen devam ettiği göz önüne alınarak, davacının çalıştırdığı işçilerden iş akdi feshedilen işçi olup olmadığının tespiti ile buna göre de davalının son hakedişi davacıya ödememesinin doğru olup olmadığının belirlenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek, önceki bozma ilamı kaldırılıp kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu hakedişlerin kesildiği tarih itibari ile iş akdi feshedilmiş işçi bulunmadığı gerekçesi ile 10.000,00 TL"nin dava, bakiye kısmın ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, davalıdan alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.