8. Hukuk Dairesi 2011/4765 E. , 2011/4878 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ile Hazine ve Kazören Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 01.11.2010 gün ve 32/215 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, kadastro çalışmaları sırasında kendilerine ait tahmini 20-25 dönümlük bir yerin yanlışlıkla 133 ada 7 nolu parsele ilave edilerek tespit ve tescil edildiğini, dava konusu yerin bundan 30-35 yıl önce babası tarafından Nusrettin Gençali isimli bir şahıstan haricen satın alındığını, önceden babasının zilyetliği altında iken ölümü ile kendisi ile birlikte dava dışı kardeşlerine kaldığını açıklayarak, davalı adına olan tapunun 20-25 dönümlük kısmının iptali ile miras bırakan babası ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı köy tüzel kişiliği temsilcisi, 10.5.2010 tarihli bir nolu oturumda özetle; davacının açmış olduğu davanın doğru olduğunu, bu yerin davacı ile kardeşleri tarafından kullanıldığını açıklamıştır.
Davalı Hazine, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın mera niteliğiyle Hazine adına tespit ve özel siciline tescil edildiği, orta malı niteliğinde bulunan meraların zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığı açıklanarak davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller tüm dosya kapsamından; noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen ... Kadastro Mahkemesinin 2006/66 Esas, 2007/28 Karar sayılı karar fotokopisinden ... isimli şahsın 133 ada 7 nolu parselin tespitine itiraz etmesi sonucunda kadastro mahkemesine dava açılmış ise de, bu şahsın 5.7.2007 günlü oturumda davasından feragat etmesi nedeniyle davacının davasının vaki feragat nedeniyle reddine, 133 ada 7 nolu parselin mera vasfı ile orta malı olarak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesi uyarınca özel siciline tesciline karar verilmiştir. Bu karar temyiz edilmeksizin 13.8.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı, tespit öncesi eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak dava konusu taşınmazın 20-25 dönümlük bölümü için eldeki davayı açmıştır. Ne var ki, mahalli mahkeme davacının iddiası yönünde hiçbir araştırma yapmadan davacıya bu konuda imkan ve süre tanınmadan yazılı şekilde karar vermiş ise de; bu durum doğru olmamıştır. Bundan ayrı, davacı taraf dava konusu taşınmazın miras bırakana ait olduğunu ve murisin tüm mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesini istediğine göre; TMK.nun 640. maddesi uyarınca miras şirketine mümessil tayin edilerek davanın mümessil huzuruyla görülmesi ya da tüm mirasçıların davaya katılarak olurlarının alınması zorunludur.
Hal böyle olunca, öncelikle TMK.nun 640. maddesi uyarınca öteki mirasçıların davaya olurlarının alınması ya da miras şirketine atanacak temsilci huzuruyla davanın görülmesi, bu noksanlığın tamamlandıktan sonra davacının iddiası doğrultusunda tüm delillerin toplanarak ve gerekirse taşınmaz başında keşif yapılarak yerel bilirkişi ile taraf tanıklarının dinlenmesi, uzman ziraat bilirkişiden rapor alınması, çekişme konusu yerin fenni sıhhate uygun ölçekli kroki ve raporunun tapu fen memuru yetki ve yeteneğine haiz kişiye düzenlettirilmesi ve hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, hiçbir araştırma yapılmadan ve davacı aleyhine kesin hüküm teşkil etmeyen dosyada verilen karara itibar edilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Davacının temyiz itirazları bu nedenle yerindedir. Kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine
6.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.