13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/3854 Karar No: 2012/399 Karar Tarihi: 11.01.2012
Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/3854 Esas 2012/399 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın muhkem eşyayı kırarak hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verdi. Ancak, dava dosyasının incelenmesi sonucunda, sanığın önceden kasıtlı suçtan hükümlü olması nedeniyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükmü uygulanamayacağına karar verildi. Temyiz itirazları da yerinde görülmedi. Ancak, mahkeme kararında yer alan bazı hususlarda hukuka ve yasaya aykırılık tespit edildi. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu. 5237 sayılı TCK'nın 50/1, 51/1, 62/1. maddeleri hakkında lehe hükümlerin uygulanmaması, somut olayda koşullarının bulunmamasına rağmen cezadan indirim yapılması, sanığın eylemlerinin hem hırsızlık hem de mala zarar vermek suçunu oluşturması ve kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi gibi hususlar bu aykırılıklar arasında yer almaktadır. Kanun maddeleri 5728 sayılı Yasanın 562.maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 231.maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 145, 141, 142, 50/1, 51/1, 62/1, 53/1 (c) maddeleri ve 765 sayılı TCK'nın 493/1. madd
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/3854 E. , 2012/399 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın, önceden kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunması nedeniyle 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231.maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık müdafıinin son oturumda, lehe hükümlerin uygulanması yönündeki istemi 5237 sayılı TCK"nın 50/1, 51/1, 62/1.maddesini de kapsadığı halde, bu yönde olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, 2-Somut olayda koşulları bulunmadığı halde 5237 sayılı TCK"nın 145.maddesi ile cezadan indirim yapılması, 3-5237 sayılı TCK"nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK"nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, somut olayda sanığın eylemlerinin 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun yanında şikayet bulunduğu için aynı Yasanın 151/1.maddesinde tanımlanan mala zarar vermek suçunu da oluşturduğunun gözetilmemesi, 4-5237 sayılı TCK.nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 11.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.