13. Ceza Dairesi 2019/697 E. , 2019/3439 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulü
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1)Sanık ..."nin temyiz isteminin incelenmesinde:
Sanığın dosyada mevcut 12/06/2017 tarihli dilekçesinin içeriğinden temyiz isteminin Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 19/09/2007 tarihli 2006/469 E. 2007/625 K. sayılı ilamındaki müşteki ...’e yönelik hırsızlık suçundan hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede:
Sanığın yokluğunda verilen kararın, bir başka suçtan farklı yargı çevresi içinde cezaevinde bulunan sanığa 05.02.2009 tarihinde tebliği sırasında, karar kendisine okunup anlatılmayarak 5271 sayılı CMK"nın 35/3. maddesine aykırı davranıldığının ve cezaevi idaresince yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığının, bu nedenle yapılan tebliğ işleminin geçersiz olduğu dikkate alınarak temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilmek suretiyle yapılan incelemede;
Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-e maddesinde tanımlanan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı yasanın 66/1-e ve 67/2-d maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli zamanaşımının, mahkumiyet tarihi olan 19.09.2007 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2)Sanık ...’nin temyiz isteminin incelenmesinde:
Anayasanın 40/2, CMK"nın 34/2, 232/6. maddelerine göre hüküm fıkrasında verilen karara karşı kanun yollarına başvurma olanağı bulunup bulunmadığının ve başvurma olanağı var ise süresi, mercii ve şekillerinin tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekirken, başka bir suçtan cezaevinde hükümlü bulunan sanık ...’nin yüzüne karşı verilen kararda CMK"nın 263. maddesi gereğince duruşma sonunda zabıt katibine veya tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle kanun yoluna başvurabileceği belirtilmediğinden kanun yoluna başvuru yöntemi hususunda tereddüt oluştuğundan, sanığın temyizin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında 16/05/2006 tarihli iddianame ile müşteki ...’na yönelik hırsızlık suçundan açılan kamu davasına istinaden yapılan yargılama sonucunda Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/09/2007 tarihli ve 2006/469 E. - 2007/625 K. sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı TCK"nın 142/2-d, 143. maddeleri gereğince 3 yıl 13 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı, sanığın temyizi üzerine bahse konu karar Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin 20.05.20013 tarihli ilamı ile bozulduğu, bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sonucu sanığın 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş olup Yargıtay 13. Ceza Dairesi’nin 14.09.2015 tarih 2015/1697 E. 2015/13609 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir.
Sanık ... hakkında müşteki ...’na yönelik aynı hırsızlık eylemi nedeniyle 30/05/2006 tarihli iddianame ile açılan kamu davasına istinaden yapılan yargılama sonucunda Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/11/2006 tarihli ve 2006/430 esas, 2006/851 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı TCK"nın 142/2-d, 143. maddeleri gereğince 5 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı ve kararın Yargıtay 6. Ceza Dairesi"nin 08/04/2013 tarihli ve 2009/20350 E. - 2013/7238 K. sayılı düzeltilerek onama ilamı ile kesinleştiği, sanığın yaptığı başvurular üzerine Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dosya yargılamanın yenilenmesi yönünden ele alınmak suretiyle, sanığın yargılamanın yenilenmesi talebi kabul edilerek aynı suç nedeniyle sanık hakkında Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/430 E. 2006/851 K. sayılı dosyasında yargılama yapılıp cezalandırıldığından bahisle mükerrer açılan davanın reddine ve 19/09/2007 tarihli 2006/469 esas, 2007/625 sayılı karar ile hırsızlık suçundan verilen 3 yıl 3ay hapis cezasının iptaline karar verildiği belirlenerek yapılan incelemede;
Kesinleşen bir hükümle sonuçlanmış bir davanın, hangi hallerde hükümlü lehine yargılamanın yenilenmesi yoluyla tekrar görülebileceği 5271 sayılı CMK"nın 311. maddesinde tahdidi olarak sayılmış olup, somut olayda bu hallerin bulunmadığı, bahse konu hukuka aykırılığın 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesi kapsamında anılan Dairenin düzeltilerek onama kararına karşı itiraz yoluna başvurularak giderilebileceği gözetilmeden yazılı şekilde dosyanın yeniden ele alınarak önceki hükümde hırsızlık suçundan verilen cezanın iptaline ve sanık hakkında açılan kamu davasının reddine karar verilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 07.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.