
Esas No: 2014/4757
Karar No: 2014/7234
Karar Tarihi: 29.05.2014
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/4757 Esas 2014/7234 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi uyarınca re"sen yapılan düzeltme işlemi sonucunda,... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı olan 108 ada 434 parsel sayılı 1.868,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 958,37 metrekare yüzölçümlü olarak tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, düzeltme işlemi sonucu kendilerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalılara ait 108 ada 451 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak 108 ada 451 parsel sayılı taşınmazın 909,63 metrekarelik bölümünün iptali ile adlarına tesciline karar verilmesi talebiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmışlardır. Asliye Hukuk Mahkemesince dosya görevsizlik kararı ile... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, ... Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen hüküm, Dairemizin 18.03.2013 tarih ve 2012/4808 Esas, 2013/1915 Karar sayılı kararı ile “kesinleşmiş mahkeme ilamına göre Kadastro Müdürlüğünce düzeltme yapılmasının usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davacı tarafın talebinin kabulü ile Kadastro Müdürülüğünce yapılan düzeltme işleminin iptaline karar verilmesinin gerekeceği, ayrıca; davacılar dava dilekçesinde yapılan düzeltme işleminin iptali yanında tapu iptal ve tescile yönelik mülkiyet iddiasında da bulunduklarını, davanın düzeltme işleminin hukuka aykırılığı iddiası yanında tapu iptal ve tescil olmak üzere iki talep içerdiğini, zira 451 sayılı parselin hükmen oluşan haritası 434 sayılı parselin bir bölümünü kapsamakta olduğunu, tespitten sonra ortaya çıkan bu mülkiyet değişikliği yönünden hak düşürücü süreye tabi olmadan davacının dava açma hakkının bulunduğunu, her ne kadar davacı tarafın tapu iptal ve tescile yönelik mülkiyet iddiası Asliye Hukuk Mahkemesince 3402 sayılı Yasanın 41. maddesine göre düzeltme işleminin iptali istemi olarak değerlendirilip Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiş ise de; görevsizlik kararı Yargıtay denetiminden geçmeden tebliğ ile kesinleştiğini, davacının bir talebi hakkında görevsizlik kararı verilmesinin diğer talebi ortadan kaldırmayacağını, hukuki nitelendirme yapmak hakimin görevinde olup davacının mülkiyet iddiası yönünden de Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerektiği” hususuna değinilerek bozulmuştur. Sulh Hukuk Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 18.12.2013 tarihli ara karar ile davacının Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptaline dair talebi bakımından dosyanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydına karar vererek, iş bu düzeltme kararının iptaline dair talep yönünden Mahkemenin görevsizliğine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz karar harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, 29.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.