MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında .... Köyü 112 ada 1 parsel sayılı 1197848,41 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 3402 sayılı Kanunun gereğince Hazine adına orman vasfıyla tesbit edilmiştir.
Davacı Hazine tapu kaydına dayanarak taşınmazın tarla niteliğinde olduğu iddiasıyla 112 ada 1 parsel sayılı tapu kaydının iptali ile Hazine adına tarla niteliğinde tescili istemiyle Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu taşınmaz hakkında kadastro mahkemesinin 2007/154 Esas sayılı dava dosyasında davalı olduğu ve 112 ada 1 parsel sayılı kadastro tutanağı kesinleşmediği gerekçesiyle dosya görevsizlik kararı ile kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro mahkemesince, davanın reddi ile 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağındaki tesbit gibi tesciline, 112 ada 1 parsel ve 110 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4 maddesi hükmüne göre orman sınırlandırılması yapılmıştır.
Yapılan incelemede; yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı son oturumda oluşturulan kısa kararda (112 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağındaki tesbit gibi tesciline) dendiği halde, gerekçeli kararda (110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağındaki tesbit gibi tesciline, 112 ada 1 parsel ve 110 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına) denmiştir. Oysa; kısa kararla gerekçeli kararın çelişik olması mutlak bozma nedeni oluşturur (İ.B.B.G.K. 10.04.1992 t, 1991/7 E. – 1992/4 K.).
SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 10/09/2013 günü oy birliği ile karar verildi.