15. Hukuk Dairesi 2018/949 E. , 2018/2041 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan edimin, ayıplı ifası nedeniyle eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine 23. Hukuk Dairesi"nin 2014/1464 Esas, 6216 Karar sayılı kararıyla bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak bu kez davanın kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince süresi içinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacılar arsa sahibi olup, davalı yüklenici ile yaptıkları çekişme konusu olmayan, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca kendilerine düşen 11 adet bağımsız bölüm daire ve 2 adet bodrumlu dükkanın, sözleşmeye aykırı olarak, kalitesiz malzeme ile ayıplı ve eksik imâl edildiğini belirterek, toplam 120.000,00 TL"nin fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak davalıdan tahsilini istemişler, mahkemece yapılan yargılama sonunda dava kısmen kabul edilerek bilirkişi raporuna göre, 99.781,50 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Hüküm davalı yanın temyizi üzerine, 23. Hukuk Dairesi"nin 2014/1464 Esas, 6216 Karar sayılı kararıyla eksik inceleme nedeniyle bozulmuştur.
Bozmadan sonra yapılan incelemede, benimsenen bilirkişi raporuna göre davacıların malzeme kalitesi ile eksik ve ayıplardan dolayı uğradıkları zararın 202.617,00 TL olduğu saptanmış ancak taleple bağlı kalınmak suretiyle davanın 120.000,00 TL üzerinden kabulüne karar verilmiş ise de karar usulî kazanılmış hak (aleyhe hüküm verme yasağı) kuralına aykırı olmuştur. Bozmadan önceki ilk kararda, davacılar lehine 99.781,50 TL"nin tahsiline hükmedilmiş olup, hükmün sadece davalı yüklenici tarafından temyiz edildiği, bu hali ile avacıların, değer kaybı nedeniyle zararı aleyhlerine olarak 99.781,50 TL olarak kesinleşmiştir. Bu suretle davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu sabit olduğundan, somut olayda usulî kazanılmış hakkın istisnası da olmadığından davanın kesinleşen miktara göre kısmen kabul edilmesi gerekir.
Açıklanan sebeplerle kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının redine, 2. bentte yazılı nedenlerle kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.