22. Hukuk Dairesi 2017/20364 E. , 2019/3831 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işyerinde 10.11.2010- 22.12.2014 tarihlerinde çalıştığını, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının, hafta tatili alacağının ödenmediğini ileri sürerek, talep konusu alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar Cevaplarının Özeti:
Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Hafta tatili ücretlerinin hesabı yönünden taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Çalışılmayan hafta tatili günü için bir iş karşılığı olmaksızın işçinin ücreti tam olarak ödenir (İş K. m.46/2).
İş Kanununda hafta tatilinde çalışan işçinin ücretinin nasıl hesaplanacağının düzenlenmemiş ise de, hafta tatilinde yapılan çalışmanın fazla çalışma sayılacağı ve buna göre ücretin yüzde elli zamlı ödenmesi gerektiği görüşü Dairemizce benimsenmiştir. Buna göre hafta tatilinde çalışılmışsa, çalışma karşılığı olmaksızın ödenmesi gereken bir yevmiye yanında, çalışmanın karşılığı da bir buçuk yevmiye olarak ödenmelidir. Şu hale göre çalışılan hafta tatilinin ücreti 2.5 yevmiye olmalıdır.
Hafta tatili ücretleri çalışılan dönem ücreti üzerinden hesaplanır. Son ücrete göre hesaplama yapılması doğru olmaz. Bu durumda hafta tatili ücretlerinin hesabı için işçinin son ücretinin bilinmesi yeterli değildir. İstek konusu dönem içinde işçi ücretlerinin miktarı da belirlenmelidir. İşçinin geçmiş dönemlere ait ücretinin belirlenememesi halinde bilinen ücretin asgari ücrete oranı yapılarak bilinmeyen ücretin buna göre tespiti de Dairemiz tarafından kabul görmektedir. Ancak işçinin işyerinde çalıştığı süre içinde terfi ederek çeşitli unvanlar alması veya son dönemlerde toplu iş sözleşmesinden yararlanması gibi durumlarda, bilinen son ücretin asgari ücrete oranının geçmiş dönemler yönünden dikkate alınmasının doğru olması doğru olmaz. Bu gibi hallerde ilgili meslek kuruluşundan bilinmeyen dönemler ücretleri sorulmalı ve dosyadaki diğer deliller bir değerlendirmeye tabi tutularak bir karar verilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının hafta tatili alacağı tanık beyanları doğrultusunda , davacının ayda 1 hafta tatiline hak kazandığı kabul edilerek hesaplanmış ve hüküm altına alınmıştır. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının hafta tatili çalışma alacağı, fazla mesai alacağında olduğu gibi 25,5 saat üzerinden yapılmıştır.Ancak, davacı hafta tatilinde çalışması halinde, 1 günlük çalışma süresi olan 7,5 saatin ücretine hak kazanacaktır. Belirtilen yön gözetilmeksizin, davacının 25,5 saat üzerinden hafta tatili alacağının hesaplanması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3- Taraflar arasında davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dairemiz uygulamasında, tanık beyanlarına göre ispatlanan fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacakları yönünden yapılan uygun makul bir oranda indirim ile ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde bir kurala yer verilmediğinden ve ayrıca işçinin davasını açtığı veya ıslah yoluyla dava konusunu arttırdığı aşamada mahkemece ne miktarda indirim yapılacağı bilinemediğinden, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan indirimlerden dolayı reddine karar verilen miktar bakımından kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı dava dilekçesinde 8.000,00 TL fazla mesai alacağı talep etmiş, davasını 742,92 TL artırarak 8.742,92 TL"ye çıkarmış, mahkeme % 30 hakkaniyet indirimi uygulayarak 6.120,04 TL"ye, hafta tatili alacağı yönünden ise dava dilekçesinde 1.000,00 TL talep etmiş, ıslah ile 1.803,33 TL daha artırarak ve 2.803,33 TL"ye çıkarmış, mahkemece 1.962,30 TL"ye hükmedilmiş olup, davacının dava dilekçesindeki taleplerinden fazla alacaklı olduğu ancak hakkaniyet indirmi nedeni ile davanın bir kısmı reddedildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, hakkaniye indirimi nedeni ile davanın reddilen kısmı için davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 20/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.