Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3156
Karar No: 2013/7716

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/3156 Esas 2013/7716 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/3156 E.  ,  2013/7716 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, ....Köyü 250 parsel sayılı 20413 m² yüzölçümlü taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla dava açmış, mahkemece 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, davalı tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/09/2011 gün ve 416 - 7425 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Anılan maddenin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, bu nedenle mahkemece yargılamaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1980 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması ile 1987 yılında yapılan genel arazi kadastrosu vardır.
    Mahkemece, bozma kararı öncesinde yapılan araştırmaya göre, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da; yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. 
    Şöyle ki; bozma kararı öncesinde alınan orman bilirkişi kurulu raporunda,  çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları dışında, 1957 tarihli memleket haritasında orman sayılan yerlerden olduğu, üzerinde kısmen meşe, gürgen, akasya ağaçları bulunduğu ve % 35 eğimli olduğu açıklanmış, ziraat uzmanı tarafından hazırlanan 09.06.2010 tarihli raporun birinci sayfasında ise bir yandan kesif olarak akasya ağaçları ile kaplı olduğundan söz edilirken, aynı sayfada orman emvali, kök ve kalıntısına rastlanmadığı belirtilerek çelişki yaratılmış, gerek orman; gerekse ziraat bilirkişi raporunda taşınmaz üzerindeki ağaçların yaşları, sayıları, taşınmazdaki dağılımı açıklanmamıştır. Bu durumda, mahkemece yetersiz ve çelişkili raporlara dayanılarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
    O halde; mahkemece yeniden yapılacak keşifte, öncelikle, dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile önceki keşifte uygulandığı bildirilen 1957 tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgeler dava konusu taşınmazlar ile çevresine uygulanıp, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar steroskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne

    şekilde görüldüğü belirlenmeli, komşu taşınmazlar hakkında Orman Yönetimi ve Hazine tarafından aynı iddia ile açılan dava bulunup bulunmadığı araştırılarak, komşu taşınmazlara ait son tapu kayıtları, davalı iseler dava dosyaları getirtilip dosyaya eklenmeli, hem orman hem ziraat uzmanı bilirkişilerden taşınmaz üzerindeki ağaçların yaşları, sayıları, taşınmazdaki dağılımı, eylemli orman olup olmadığı konusunda rapor alınmalı, kesinleşen orman sınırı dışında kalan bir taşınmaz hakkında Orman Yönetiminin böyle bir davayı açabilmesi için eylemli orman niteliğinin bulunması gerektiği düşünülmeli, bundan sonra elde edilecek sonuç çerçevesinde karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalınının temyiz itirazlarının kabulü ile usûl ve kanuna uygun olmayan  hükmün BOZULMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 10.09.2013 günü oy birliğiyle karar verildi. 





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi