Esas No: 2021/11483
Karar No: 2022/2574
Karar Tarihi: 14.02.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/11483 Esas 2022/2574 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan hüküm giydiği davada verilen kararı inceledi. Kararında, sanığın eyleminin farklı yasalarla değiştirilen 5607 sayılı Yasaya göre cezalandırılması gerektiğini vurgulayarak, 5607 sayılı Yasanın ilgili maddelerine ve sonradan eklenen düzenlemelere atıfta bulundu. Mahkeme, sanık lehine olan özelleştirme ile ilgili düzenlemelerin dikkate alınması gerektiğini belirtirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebini de ele aldı. Ancak, Gümrük İdaresi'nce tespit edilen eşyanın kamu zararı oluşturduğunun sanığa bildirilmesi gerektiğini vurgulayarak, bu konuda eksiklik olduğunu kaydetti. Ayrıca, ele geçirilen eşyaların müsaderesi konusunda da hatalı bir karar verildiğini belirtti. Kararda, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası da detaylı bir şekilde açıklandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1-Sanığın talimat yoluyla alınan savunmasında, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasını talep etmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel halin bulunmaması hususları nazara alınarak davaya konu eşyanın cif değerine göre, Gümrük İdaresi'nce tespit edilen eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamından oluşan gümrük vergilerinin kamu zararı olduğunun sanığa bildirilmesi ve sonucuna göre gerektiğinde 5271 sayılı CMK'nun 231/9. maddesi hükümleri gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken bu eksiklik giderilmeden ve zarar usulünce bildirilmeden zararın giderilmediğinden bahisle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı göz önünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerekmesi,
3-Ele geçen kaçak eşyaların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.