Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6057
Karar No: 2015/7039
Karar Tarihi: 13.04.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/6057 Esas 2015/7039 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/6057 E.  ,  2015/7039 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamda belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun geçici 7/1’inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanunun 79’uncu maddesidir. Anılan maddenin 10’uncu fıkrası (eski 8) hükmüne göre; Kuruma bildirilmeyen veya Kurumca tespit edilemeyen çalışmaların, sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesi amacıyla açılacak davaların, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içinde açılması gerekir. 506 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte beş yıl olan hak düşürücü süre 09.07.1987 tarihinde yürürlüğe giren 3395 sayılı Kanunla on yıla çıkarılmış, ancak 07.06.1994 tarihinde yürürlüğe giren 3995 sayılı Kanunla tekrar beş yıla indirilmiştir.
    Söz konusu hak düşürücü süre; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla; sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde; Kurumca öğrenilen ve sonrasında aynı işverenin değişik işyerlerinde dahi olsa kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez.
    Hak düşürücü sürenin geçip geçmediğine ilişkin değerlendirmede, işyerinin bir kamu kuruluşu olup olmadığı önem taşımaz. Ancak, hizmetlerin geçtiği ileri sürülen işyerinin bir kamu kuruluşu olması durumunda; kamu kurumunda çalışanların hizmetlerinin kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıl olduğundan, işveren kamu kurumu tarafından düzenlenen resmi kayıt ve belgelerle davacıdan sigorta primi kesintisi yapılmış olduğunun anlaşılması halinde, söz konusu belgelerin ve kesilen primlerin Kuruma (Sosyal Güvenlik Kurumu) intikal ettirilmemiş olsa bile, artık hak düşürücü süre uygulanmamalıdır(HGK; 16.06.2008 gün ve 2008/21-429 E. – 2008/437 K.).
    Husumet konusu kamu düzeni ile ilgili olup, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 116. (mülga HUMK 187.) maddesinde yer alan ilk itirazdan olmadığından davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Taraflarca ileri sürülmese dahi gerek mahkemece, gerekse Yargıtay’ca tarafların bu yönde bir savunmasının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden göz önünde tutulur.
    Davacının istemi, Halk Eğitim Merkezi Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü tarafından açılan bıçkı-dikiş kursuna usta öğretici olarak 9.10.1978-9.1.1979 tarihleri arası görev yaptığını, 9.10.1978 tarihinin sigorta başlangıcı olarak tespitini ve bildirilmeyen hizmetlerinin tespitini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılamada, 9.10.1978-9.1.1979 dönemine yönelik talebin hak düşürücü süreye uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Somut olayda; davaya konu döneme ilişkin, davacının hizmetlerini bildirir işe giriş bildirgesi ya da dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerden herhangi birinin davalı Kuruma verilmediği, davacı çalışmalarının Kurum tarafından tespit de edilemediği ve işyerlerinin kamu kuruluşu niteliğinde olduğu sabittir. Dosya kapsamındaki belgelerden davaya konu çalışmanın geçtiği iddia edilen kursta davacının 1978 yılına ait ücret bordrosundan davacının ücretinden kesintinin yapıldığı ancak kesintinin prim kesintisi olup olmadığı anlaşılamamaktadır.
    Yukarıdaki yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, kendisine husumet yöneltilen ..."nın davada taraf ehliyetine sahip olmadığı belirgin olup öncelikle HMK 124. maddesi gereği Milli Eğitim Bakanlığı"nın davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra dava konusu döneme ilişkin tüm ücret bordroları celp edilerek, ücret bordrolarında prim kesintisi yapılmış ise bu kesintinin yapıldığı dönemler yönünden hak düşürücü sürenin geçmediğinin kabulü gerekir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve hak düşürücü süre uygulamasında yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, temyiz yoluna başvuran davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istekleri durumunda davacıya geri verilmesine, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi