21. Hukuk Dairesi 2016/10123 E. , 2018/342 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmaların ve sigorta başlangıç tarihinin 15/10/2003 tarihi olarak tespiti ile bu süreler içinde yatırılmayan primlerin yatırılmasına, bu hizmetlerinin diğer hizmetleri ile birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı, 02.08.2010 tarihine kadar part time bu tarihten sonra tam süreli olarak çalıştığını belirterek 15.10.2003 ile 24.04.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen çalışmasının tespitini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne ,davacının davalı işyerinde 15.10.2003 ile 02.08.2010 tarihleri arasında asgari ücret ile kesintisiz çalıştığının tespitine,sigortalı gösterilen kısımların dışlanmasına karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalıya ait kafede bulaşıkçı olarak çalıştığı, davacının çalışmalarının davalı ... adına tescilli ... sicil numaralı işyerinden 02.08.2010-18.10.2010 tarihleri arasında, ...Tur.San.Tic.Ltd.Şti adına tescilli ... sicil numaralı işyerinden 13.10.2010-20.05.2013 tarihleri arasında Kuruma bildirildiği,Mersin Ticaret Sicil Müdürlüğünce ...’nin ...Tur.Şti nin müdür ve ortağı olduğunun belirtildiği, mahkemece dinlenen bordro tanıklarından bir kısmının davacının 2010 yılında işe başladığını beyan ettiği,bir kısmının ise davacının 2005 yılında çalışmaya başladığını söylediği, bordro tanıklarının ifadelerinin çelişkili olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davacı, dava dilekçesinde 15.10.2003 ile 02.08.2010 tarihleri arasındaki çalışmalarının part time çalışma niteliğinde olduğunu beyan etmesine rağmen mahkemece bu dönemde tam süreli çalışma şeklinde hüküm kurularak talebin aşıldığı ,bordro tanıklarının beyanlarının çelişkili olduğu ve mahkemece bu beyanlar arasındaki çelişki giderilmeden ve beyanı hükme esas alınan davacı tanıklarının davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan komşu işyeri çalışanı veya işyeri sahibi niteliğinde olup olmadıkları denetlenmeden karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş; dinlenen tanık beyanlarının hüküm kurmaya elverişsiz olması nedeniyle uyuşmazlık konusu 2003-2010 döneminde ... sicil numaralı işyeri dönem bordrosunda kayıtlı sigortalıları re"sen saptayarak somut bilgi ve görgülerine başvurmak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya bunların tanıklığıyla yetinilmediği taktirde, SGK ilgili il müdürlüğünden, gerekirse zabıta, vergi dairesi ve meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer iş yerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu iş yeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davacı tanıklarının bu nitelikte olup olmadığını denetlemek için hizmet cetvellerini istemek, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre,taleple bağlı kalarak karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Turizm San. Tic. Ltd. Şti"ye iadesine, 22/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.