Esas No: 2021/2512
Karar No: 2022/847
Karar Tarihi: 22.02.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/2512 Esas 2022/847 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/2512 E. , 2022/847 K."İçtihat Metni"
İlk Derece Mahkemesi : Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.09.2018 tarih ve 2017/162 - 2018/561 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
Hüküm: Sanıklar ... hakkında;
1-TCK'nın 314/1, TMK'nın 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri,
2-TCK'nın 204/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9 maddeleri,
3-TCK'nın 158/1-e, 158/3, 43/1, 52, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvuruları üzerine hükmün kaldırılması ile;
1-Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarına ilişkin CMK'nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatine,
2-TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 63/1 maddeleri uyarınca mahkumiyetine ilişkin karar,
Sanıklar ... hakkında;
1-TCK'nın 314/2, TMK'nın 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri,
2-TCK'nın 204/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9 maddeleri,
3-TCK'nın 158/1-e, 158/3, 43/1, 52, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvuruları üzerine hükmün kaldırılması ile;
1-Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarına ilişkin CMK'nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat,
2-TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 63/1 maddeleri uyarınca mahkumiyetine ilişkin karar
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Sanık ... ve müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
I- Katılan ... vekilinin tüm suçlara yönelik ve Maliye Hazinesinin silahlı terör örgütüne üye olma ve resmi belgede sahtecilik suçlarına yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Katılan Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı vekilinin sanık hakkındaki tüm suçlardan ve Maliye Hazinesi vekilinin silahlı terör örgütüne üye olma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, suçların niteliği gereği suçtan doğrudan zarar gören sıfatları bulunmadığından ve davaya katılmalarına ilişkin verilen karar hukuki değerden yoksun olup hükümleri temyiz yetkisi vermeyeceğinden, katılan ... Başkanlığı vekilinin ve Maliye Bakanlığı vekilinin CMK'nın 298. maddesi gereğince temyiz taleplerinin REDDİNE,
II- Katılan ... Hazinesinin kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçu, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçları ile sanık ... ve müdafiinin silahlı terör örgütüne üye olma suçlarına yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümde eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı; her iki sanık hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları bakımından atılı suçlardan yasal unsurları itibariyle oluşmadığının hukuka uygun, yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğu anlaşılmakla; sanık ... ve müdafii ile katılan ... vekili ve Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının CMK’nın 302/1. maddesi gereğince reddiyle beraate ve mahkumiyete ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
III- Sanık ... ve müdafii ile Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısının sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçuna yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.03.2021 tarih ve 2019/1-289 Esas ve 2021/109 sayılı kararında açıklandığı üzere;
07.06.1976 tarihli ve 3-4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile bu doğrultudaki birçok Ceza Genel Kurulu kararında açıkça vurgulandığı üzere; kanun koyucu, hâkime takdiri indirim hükmünün uygulanması konusunda geniş bir takdir yetkisi tanıyarak, uygulamada çıkabilecek olan ve önceden öngörülme imkânı bulunmayan çeşitli hâlleri kapsayacak bir kalıp bulmanın zorluğu karşısında, hâkimin bu yetkisini sınırlamaktan özenle kaçınmış, bu tavrını 5237 sayılı TCK’da da devam ettirmiştir.
Ancak, hâkimin bu konudaki takdir yetkisi sınırsız değildir. Bütün kararlarda olduğu gibi takdiri indirimin uygulanmasına veya uygulanmamasına ilişkin kararlar da gerekçeli olmalıdır. Bununla birlikte gösterilen gerekçelerin hak, adalet ve nasafet kuralları ile dosya içeriğine uygunluğunun Yargıtay denetimine tâbi olacağında da şüphe bulunmamaktadır.
Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının gerekçeli yazılması zorunludur. Gerekçe, verilen hükmün dayanaklarının akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun olarak izah edilmesidir. Yasal ve yeterli olmayan, dosya içeriğine uymayan bir gerekçeyle karar verilmesi hem kanun koyucunun amacına uygun düşmeyecek, hem de tarafları tatmin etmeyerek keyfiliğe yol açacaktır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden, geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı tespit edilemeyen sanık hakkında “çıkarılan yakalama kararı sonrasında mahkemede yakalama kararının infazı duruşmasında etkin pişmanlıkta bulunması, bilahare sanığın kovuşturma aşamasında örgütsel tavır takınarak etkin pişmanlık beyanlarından döndüğü” kabul edilerek hukuki olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... ve müdafii, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ...’ın tutuklulukta geçirdiği süre, bozma nedeni, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve mevcut delil durumu gözetilerek tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.