Geceleyin bina içinde hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/12116 Esas 2012/210 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/12116
Karar No: 2012/210
Karar Tarihi: 10.01.2012

Geceleyin bina içinde hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/12116 Esas 2012/210 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, hükümlünün bilgisi dışında atanan zorunlu müdafiinin kararın yüzüne karşı tefhim edildiğini ancak süresinde temyiz edilmediğini belirtiyor. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararına göre, zorunlu müdafiinin bilgisi dışında tefhim ya da tebliğ hukuki sonuç doğurmaz. Mahkeme, hükümlünün temyiz isteminin süresinde olduğunu kabul ederek bir önceki hakkındaki hükümde karar kılınan suç tarihinden sonra yürürlüğe giren yasalara uyarlama yargısının konusu olabileceğini belirtiyor. Ayrıca, mahkeme hükümlü hakkındaki ilk hükmün kesinleştiğini ve 2. hükmün yok hükmünde olduğunu göz önünde bulundurarak hükümlünün itirazının reddedilmesine ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar veriyor. Kanun maddeleri olarak, 5320 sayılı Kanun'un 8/2, 1412 sayılı CMUK'un 317 ve 5252 sayılı Kanun'un 9/3 maddeleri kararda geçiyor.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2011/12116 E.  ,  2012/210 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜMLÜ : ...
    SUÇ : Geceleyin bina içinde hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Gerekçeli kararın hükümlünün bilgisi dışında atanan zorunlu müdafiinin yüzüne karşı tefhim edildiği ancak süresinde temyiz edilmediği anlaşılmış ise de ; ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/03/2008 gün ve 2008/9-7 esas 2008/56 karar sayılı kararında açıklandığı üzere , kendisine zorunlu müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda zorunlu müdafiiye yapılmış bulunan tefhim ya da tebliğ kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağından hükümlünün temyiz istemi süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Hükümlü ... hakkında kurulan 20/04/2004 gün ve 2002/62 E ve 2004/497 K sayılı hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.9.2007 gün ve 2007/125-2007/186 sayılı kararında açıklandığı gibi, adı geçen hükümlü hakkındaki temyiz edilmeksizin kesinleşen ilk hüküm ancak, suç tarihinden sonra yürürülüğe giren yasalar yönünden uyarlama yargısının konusu olabilir ve genel yargı ile uyarlama yargısı birlikte yürütülemez.
    Hükümlü hakkındaki kararın kesinleşmesinden sonra, aynı dosyada sanıklar olan Turçer Şimşir"e ilişkin ilk hükmün, adı geçen sanık tarafından temyiz edilmesi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 5320 Sayılı Yasa"nın 8/2 maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak iadesi üzerine, hakkında hüküm kesinleşmiş olan ..."ın tekrar yargılama sürecine dahil edilerek, 2. hükmün kurulduğu anlaşılmaktadır.Kurulan bu ikinci hüküm, hukuki değerden yoksun ve yok hükmünde olduğundan, hukuken varlık kazanmayan bir kararın temyiz davasına konu edilmesi de mümkün değildir.
    Bu nedenle ... hakkında yeniden kurulan 2. hükme yönelik, hükümlünün konusu bulunmayan temyiz itirazının 5320 Sayılı Yasanın 8/1 maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE, 5252 Sayılı Kanunun 9/3 maddesine göre, gereğinin takdiri yönünden, mahkemesine gönderilmesi için dosyanın incelenmeden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE 10/01/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.