Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8591
Karar No: 2020/4964
Karar Tarihi: 30.10.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/8591 Esas 2020/4964 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, Kadastro Kanunu'na göre yapılan kadastro sırasında tescil edilen taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tescil edilmesine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu ve zilyetliğinin kazanılamayacağını savunarak dava açmıştır. Mahkeme, orman ve ziraat bilirkişi raporlarına dayanarak taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğuna karar vermiştir. Ancak, karar verilirken dosyadaki belgelerin yeterli olmadığı ve daha detaylı incelemeler gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile kadastro tespitinin yapıldığı yıldan önceki en az bir memleket haritası ve amenajman planı ile birlikte çevre araziye de uygulanarak taşınmazın önceki durumunun belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan kanunların iptal edildiği de hatırlatılmıştır. Kararda, 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlara göre taşınmazın durumunun belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu kanunların yanı sıra, tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanılamayacağına dair hükümler, 3402 sayılı Kanun'un 45. maddesi ile Anayasa Mahk
16. Hukuk Dairesi         2020/8591 E.  ,  2020/4964 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
    KANUN YOLU: TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro Kanunu"nun Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında ...Köyü, 143 ada 3 parsel sayılı 19.150,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğiyle irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu, zilyetlikle kazanılamayacağını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, her ne kadar yerel bilirkişi ve tanıkların beyanlarına göre davalının taşınmazda 20 yılı aşkın süre ile ve malik sıfatı ile zilyetliği bulunmakta ise de orman ve ziraat bilirkişi raporlarına göre taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda taşınmazın etrafının ormanla çevrili olup orman içi açıklık olmasından dolayı orman sayılan yerlerden olduğu belirtilmiş ise de; dosya içerisinde bulunan kadastro paftası incelendiğinde; taşınmazın bir yönden 143 ada 1 sayılı (eski 3056 parsel) taşınmaza komşu olduğu, geri çevirme kararı üzerine dosya arasına alınan tapu kaydından da 143 ada 1 sayılı parselin tarla vasfı ile ...adına tapuda kayıtlı olduğu anlaşılmış olup, bu durumda dava konusu taşınmazın orman içi açıklık olduğundan bahsedilemez. Ayrıca, orman bilirkişi raporunda 1960 ve 2014 tarihli hava fotoğraflarının incelendiği belirtilmişse de; rapor ekinde, taşınmazın hava fotoğrafları üzerindeki konumu gösterilmemiş; hava fotoğrafları stereoskopik olarak incelenerek taşınmazın üzerinde bulunan bitki örtüsünün cinsi, varsa ağaçların yaşları, kullanım durumu hususunda ayrıntılı bilgi verilmemiş; ayrıca tespit tarihinden 15-20 -25 yıl öncesine ait (1995 ila 2000"li yıllara ait) hava fotoğrafları ve memleket haritaları da getirtilip incelenmemiş; taşınmazın tamamı üzerinde bu tarihler arasında zilyetlik bulunup bulunmadığı da araştırılmamış olduğundan yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
    O halde; doğru sonuca varılabilmesi için mahkemece, en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile kadastro tespitinin yapıldığı yıldan 15-20-25 yıl öncesine ait en az memleket haritası ile bu memleket haritalarının yapımına esas hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ile yörede yapılan ilk arazi kadastrosunun tarihi araştırılarak, arazi kadastrosu sonucunda düzenlenen taşınmazın bulunduğu alanı gösteren kadastro pafta örneği, komşu 143 ada1 parselin dayanak kayıtları ilgili yerlerden getirtilip dosya içerisine alındıktan sonra, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı (Çevre ve Orman Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir fen elemanı ve ziraat fakültelerinin toprak bölümünden mezun, daha önceki bilirkişiler dışındaki öğretim görevlisi statüsünde mühendis bilirkişilerden oluşacak 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu, bölgeyi bilen ve mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanun"un 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanun"un 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ve hava fotoğraflarının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafları ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumu çevre parsellerle birlikte memleket ve hava fotoğraflı haritalar üzerinde gösterilmeli; hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın o tarihlerdeki nitelikleri, üzerlerinde varsa ağaçların yaşı, cinsi, adedi, kapalılık durumu ve kullanım durumu, imar ve ihya varsa tamamlanma tarihi, üzerinde sürdürülen zilyetlik varsa niteliği ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediğinin açıklandığı, yalnız büro incelemesine değil uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınarak taşınmazların hukuki durumları (orman vasfını haiz olup olmadıkları) tayin ve tespit edilmeli; zirai bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın niteliğini belirten, komşu orman parseli ile arasında doğal ya da yapay ayrıcı unsur olup olmadığı, ormandan açma olup olmadıklarını irdeleyen, kullanım durumunu ve zilyetlik süresini kesin olarak belirleyen rapor hazırlattırılmalı; rapora, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ve orman parseli ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğrafların eklenmesi istenilmeli; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de varsa yakın taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla, bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli ve ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı ...’ın temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile, hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi