14. Ceza Dairesi 2016/5892 E. , 2021/3714 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanıklar ... ile ... haklarında mağdure ..."e karşı), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı (sanık ... hakkında mağdureler ... ile ..."e karşı)
HÜKÜM : Sanıklar ... ile ..."in atılı suçtan (mağdure ..."e karşı) ve sanık ..."in müsnet suçtan (mağdureler ... ile ..."ye karşı ayrı ayrı) mahkumiyetlerine
İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi ve sanık ... müdafisince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnameyle Daireye gönderilmekle, belirlenen tarihte gerçekleştirilen duruşmaya müdafinin katılmadığı gözetilerek duruşmasız yapılan değerlendirmede başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenl...er nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdure ..."in aşamalarda değişen beyanları ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında, sanık ..."in adı geçen mağdureye yönelik eylemini farklı zamanlarda birden fazla gerçekleştirdiği hususunda her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp, annesinin tanık olduğu bacağına dokunma şeklinde sübuta eren eyleminin ise sarkıntılık düzeyinde kalıp, sanığın aynı zamanda mağdurenin dayısı olması nedeniyle hakkında 5237 sayılı TCK"nın 103/3-c. maddesinin de uygulanma koşullarının oluştuğu gözetilerek hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Mağdure ..."nin, soruşturma evresinde alınan ifadesinde 26.11.2010 günü sanık ..."in, kendisine yönelik gerçekleştirdiği eylemi ablası ..."in gördüğünü belirtmesine rağmen anılan tarihte abla evde olmadığı gibi ..."nin de kovuşturma evresindeki anlatımında sanığın herhangi bir eyleminin olmadığını beyan etmesi, abla ..."in ise soruşturma beyanında olayı gördüğü kovuşturma ifadesinde ise annesinden duyduğu şeklinde çelişkili anlatımlarda bulunması ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, sanığın olay günü mağdure ..."ye yönelik atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraati yerine dosya kapsamına uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi,
Sanıklar ... ile ..."in aşamalarda atılı suçu işlemediklerine yönelik savunmaları, mağdure ..."nin 23.11.2010 tarihli ifadesinde söz konusu eylemden bahsetmeyip, 30.11.2010 tarihli beyanında bir hafta önce eylemin gerçekleştiğini belirtmesi, yine 01.12.2010 tarihli ifadesinde ise yaklaşık bir ay önce sanık ..."la isteğiyle ters ilişkiye girdiği sırada sanık ..."in yanlarında olduğunu ve annesi ..."in de yan odada uyuduğunu, ertesi gün annesine olaydan bahsettiğini söylemesine karşın sanık ..."in bu hususu doğrulamaması, sanık ..."in soruşturma evresinde mağdure beyanıyla çelişecek şekilde uyuduğu esnada gelen seslere kalkıp, bu sırada uyanan diğer sanık ..."le birlikte mutfağa gittiklerinde mağdureyle sanık ..."ı çıplak gördüğünü beyan etmesine rağmen kovuşturma evresinde olayla ilgili herhangi bir bilgisinin olmadığı yönünde çelişkili anlatımlarda bulunması, 30.11.2010 tarihli raporda livata bulgusunun tespit edilmemesi ve tüm dosya içeriği nazara alındığında sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair cezalandırılmalarına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.