22. Hukuk Dairesi 2017/20163 E. , 2019/3790 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş akdine haklı sebeple son verdiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesine göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural, sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.
Aynı Yasanın 176 ve devamı maddelerinde ise ıslah müessesi düzenlenmiş olup, ıslah; taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan bir yöntem olup; iddia ile savunmanın genişletilmesi yasağının istisnaların biridir. (HUMK. m.83; Prof.Dr...., Hukuk Muhakemeleri Usulü,, ... 2001, s.3965)
Kural olarak; dava açıldıktan sonra sebebinde, konusunda, delillerde ve diğer hususlarda usulüne ilişkin işlemlerin ıslah yoluyla düzeltilmesi mümkün olduğu gibi davanın konusunda da ıslah mümkündür.
Ne var ki; ıslahla kastedilen dava konusu edilen hususların genişletilmesi veya değiştirilmesidir. Dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmamaktadır.( HGK"nun 26.09.2011 tarih, 2011/1-364 E.- 2011/453 K.sayılı ilamı)
Bu durumda, yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir davanın açılması olanağı bulunmamaktadır. Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de yeni dava konusu, önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Dolayısıyla ıslahla, dava konusu olmayan bir istemin dava kapsamına alınması mümkün değildir.
Somut olayda; davacı dava dilekçesinde fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile yıllık ücretli izin taleplerinde bulunmuş, 18.09.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile birlikte dava dilekçesinde belirtilmeyen kıdem tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş ve ıslah dilekçesinde hafta tatili ile ilgili bir ibareye yer vermemiştir. Mahkemece, kıdem tazminatı bakımından hüküm tesis edilmiş ise de, dava dilekçesinde talep edilmeyen bir alacağın, ıslah dilekçesiyle istenilmesi mümkün değildir. Mahkemece, davacının dava dilekçesindeki talebi dışına çıkılmak suretiyle, bilirkişi raporunda belirlenen kıdem tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, dava dilekçesinde talep ettiği hafta tatili bakımından olumlu ya da olumsuz hüküm tesis edilmemesi de kararın bozulmasını gerektirmiştir.
3- Davacının ihbar tazminatı talebi olmadığı halde, kararın gerekçesinde "Davalı işveren tarafından ihbar önellerine uyularak yapılmış bir fesih ihbarı yoktur. Davacı kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmıştır." denilmesi yerinde değildir. Gösterilen gerekçenin dosya kapsamına uygun olmaması doğru olmayıp, bir diğer bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.