Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5864 Esas 2018/201 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5864
Karar No: 2018/201
Karar Tarihi: 25.01.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5864 Esas 2018/201 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince eksik işler bedeli, gecikme tazminatı ve sigorta borcu bedeli için dava açan davacıya karşı temyiz etmiştir. Mahkeme, gecikme tazminatı ve eksik işler bedelinin tahsilini kabul ederken, sigorta borcu bedelinin tahsilini reddetmiştir. Dosya temyiz aşamasındayken, taraflar mahkemede uzlaşmış ve sözleşme imzalamıştır. Mahkeme süreci sonlandırmıştır. Sulh kararı kesin hüküm sonuçları doğurur ve dava yeniden ele alınamaz. Mahkeme kararı, sulh nedeniyle bozulmuştur. Sulh, 6100 sayılı yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 313. maddesi uyarınca yapılır ve ilgili dava sona erdirir. Aynı kanunun 314. maddesi uyarınca, sulh kararı her aşamada mümkündür ve karar kesinleşinceye kadar geçerlidir.
23. Hukuk Dairesi         2015/5864 E.  ,  2018/201 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada tazminat, alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacı vekili, asıl ve birleşen davada,taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, eksik işler bedeli, gecikme tazminatı ve davalı adına ödenen sigorta borcunun tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamından, asıl davada, fiili teslime kadar olan gecikme tazminatının ve eksik işler bedelinin tahsiline; birleşen davada eksik işler bedelinin zamanaşımı nedeniyle reddine, sigorta borcu bedelinin tahsiline karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1)Dosya temyiz aşamasında iken, davacı vekili ve davalı asıl tarafından dosyaya sunulan, 08.06.2016 havale tarihli dilekçeden, tarafların uzlaştıklarını bildirdikleri anlaşılmıştır. Sulh, 6100 sayılı HMK"nın 313. maddesi uyarınca, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşme olup, aynı Yasa"nın 315. madde hükmü uyarınca, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm sonuçlarını doğurur. Aynı Kanun"un 314. maddesi uyarınca sulh, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkündür. Mahkeme davadan el çektiğinden, karar ortada durduğu müddetçe, davayı yeniden ele alıp, sulh nedeniyle bir karar veremez. Bu itibarla, taraflarca sulh yapılması nedeniyle, mahkemece bir karar verilmesi gerektiğinden, bunun sağlanabilmesi için hükmün öncelikle bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.