Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/16716
Karar No: 2013/17029
Karar Tarihi: 20.06.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/16716 Esas 2013/17029 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi         2013/16716 E.  ,  2013/17029 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, 5104 Sayılı.. Girişi Kentsel Dönüşüm Projesine ve Yönetmeliğe göre davalı ile aralarında sözleşme yapıldığını, bu sözleşme gereğince kendisine ait gecekondunun davalıya devredildiğini, davalının 5104 Sayılı Yasa gereğince çıkartılan Yönetmelik hükümlerine göre bina yapı bedelini ödemesi gerekirken enkaz bedelini ödediğini,bina yapı bedeli ve ağaçların bedeli toplamı olan 12.546,00-TL"den 1.643,00-TL enkaz bedeli düşüldüğünde davalıdan 10.903,00-TL alacağının kaldığını,bu miktarın tahsili için ... 26. İcra Müdürlüğünün 2012/9187 E sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, 10.903,00-TL asıl alacak için davalının itirazının iptaline, takibin ... 26. İcra Müdürlüğünün 2012/9187 E sayılı dosyası üzeriden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, alacağın yargılama sonucu belirlenebilen ve likit olmayan alacak olduğu anlaşıldığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra - inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede
    dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek konumda bulunması nedeniyle alacağın likit ve muayyen nitelikte olduğunun kabulü ile icra-inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, davacının bu istemi hakkında kabul kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde icra inkar tazminatı talebinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının reddine,iki numaralı bent uyarınca hüküm fıkrasının birinci bendinde yer alan "Alacağın yargılama sonucu belirlenebilen ve likit olmayan alacak olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine” cümlesinin karardan çıkartılarak yerine aynen "Davacı lehine hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden % 40 icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün bu değiştirilmiş ve düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 582,78 TL. kalan harcın davalıdan alınmasına, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi