Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/3618 Esas 2013/7470 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3618
Karar No: 2013/7470

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/3618 Esas 2013/7470 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2013/3618 E.  ,  2013/7470 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında... Köyü 173 ada 127 parsel 8607 m2 tarla niteliği ile davalı ... adına tesbit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın kendi zilyedliğinde olduğu iddiasıyla; ... Köyü ise köylerine ait mera olduğu iddiasıyla dava açmıştır
    Mahkemece, davacı ..."in davasının reddine, köy tüzel kişiliğinin davasının kabulüne, taşınmazın mera olarak sınırlandırılarak özel siciline tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından yargılama giderlerine yönelik temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, çekişmeli taşınmaz orman alanı dışında bırakılmıştır.
    Davalı, davayı kabul ettiği halde, aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesinin doğru olmadığı iddiasıyla hükmü temyiz etmiştir.
    Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi; delillerin toplanmasına ilişkin ara karar gereğinin yerine getirilmesinden önce davanın kabulü halinde, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına hükmedileceği hükmünü içermekteyse de; davalı 04.09.2007 tarihli 3. celse sırasında ..."in açtığı davayı kabul ettiğini bildirmiş, Köy Tüzel Kişiliğinin açtığı ve bu dava ile birleştirilen 2007/235 Esas sayılı dosyada ise davayı kabul etmemiş, aksine 1. celsede davanın reddini talep etmiştir. Bu durumda yukarıda 6. maddenin öngördüğü anlamda bir kabul iradesi sözkonusu olmadığına göre davalı aleyhine her iki davadan dolayı yargılama gideri yüklenmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02.07.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.