Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/437
Karar No: 2019/1581
Karar Tarihi: 07.02.2019

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/437 Esas 2019/1581 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan takibe borçlunun süresinde itiraz ettiği ve mahkemenin takip dışı üçüncü kişiyle olan münasebetlerine ilişkin itirazını İİK madde 68/1'deki belgelerden biri ile ispat edemediği gerekçesiyle alacaklının davasının kabulü ile borçlunun borca itirazının kaldırılmasına karar verdi. Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 20.11.2018 günlü kararıyla mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı ve yeni hüküm niteliğinde olduğu belirtilerek, borçlu itirazında takip alacaklısı ile olan borç ilişkisini kabul etmeyip, takip dışı üçüncü kişi ile olan münasebetlerinden bahsettiği için takibe dayanak belge İİK.nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığından alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiği vurgulanmıştır. Bu nedenle, mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. Karar İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca bozulmuştur.
12. Hukuk Dairesi         2019/437 E.  ,  2019/1581 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan takibe borçlunun süresinde itiraz ettiği, alacaklı vekilinin de itirazın kaldırılması talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, takibe konulan söz konusu banka dekontunun İİK"nun 68. maddesinde sayılan belgelerden olduğu ve borçlu da borcu ödediğine ilişkin itirazını İİK madde 68/1"deki belgelerden biri ile ispat edemediğinden alacaklının davasının kabulü ile borçlunun borca itirazının kaldırılmasına karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 21.06.2012 tarih ve 2012/2961 E-21969 K sayılı ilamı ile; “.. borçlu itirazında takip alacaklısı ile olan borç ilişkisini kabul etmeyip, takip dışı üçüncü kişiyle olan münasebetlerinden bahsetmektedir. Takibe dayanak belge İİK.nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığından alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerektiği ” gerekçesi ile kararın bozulduğu, mahkemece, Dairemizin bozma ilamına karşı “direnme” kararı ile birlikte “davanın kabulüne, borçlunun itirazının kaldırılmasına” karar verildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 20.11.2018 günlü 2017/12-280 Esas 2018/1751 Karar sayılı ilamı ile; ""mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı, ilk kararda tartışılıp, değerlendirilmemiş yeni gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğinde olduğu her türlü duraksamadan uzaktır. Hâl böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir” denilmek suretiyle dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır.
    Dairemizin 21.06.2012 tarih ve 2012/2961 E.-21969 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlu itirazında, takip alacaklısı ile olan borç ilişkisini kabul etmeyip, takip dışı üçüncü kişi ile olan münasebetlerinden bahsetmektedir. Dolayısıyla takibe dayanak belge İİK.nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığından alacağın varlığı yargılamayı gerektirir.
    Bu nedenle, mahkemece, bozma ilamına uygun olarak itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi