22. Hukuk Dairesi 2018/14667 E. , 2019/3766 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, aylık ücret ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, işverenin iş sözleşmesini fesihte haklı olup olmadığı ve dolayısıyla davacının dava konusu kıdem tazminatı alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, dosya kapsamındaki delillerin birlikte değerlendirilmesinden; temizlik görevlisi olarak çalışan davacının 19/12/2012 tarihinde, işyeri yetkilisi ...’dan kendisine izin verilmesini talep ettiği, izin talebinin onaylanmaması üzerine ise, ...’nın telefon numarasını işyeri ile ilgisi olmayan yabancı şahıslara verdiği, bunun üzerine yabancı şahısların işyeri yetkilisini telefonla aradığı ve sonrasında işyerine geldikleri, davacıya izin verilmesi konusunda ...’ya baskı uyguladıkları, bağırdıkları, tehditvari hal ve hareketlerde bulundukları, davacı işçinin ise herhangi bir müdahalede bulunmaksızın olayı seyrettiği, işyeri yetkilisinin davacıya izin vermek zorunda kaldığı ve davacının bu iki yabancı şahıs ile birlikte işyerinden ayrıldığı, iki ya da ikibuçuk saat sonra işyerine geri döndüğü anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davacının aktif bir eyleminin olmadığı, bu olaydan önce disiplinsiz bir hareketine rastlanmadığı gerekçesiyle, feshin haklı değil, geçerli sebebe dayandığı kabul edilmiştir. Ne var ki, davacının, izin talebinin onaylanmaması üzerine, işyeri yetkilisinin telefon numarasını yabancı şahıslara vermesinde iyiniyetinin bulunmadığı açıktır. Yaşanan olayların davacının bilgisi ve istemi dışında gerçekleştiğinin kabul edilmesi mümkün değildir. Davacının bu davranışı sebebiyle, işverence iş sözleşmesinin feshi haklı sebebe dayanmaktadır. İşçinin olaydan önce sicil geçmişinde, disiplinsiz bir hareketinin bulunmaması şeklinde açıklanan gerekçenin ise, haklı fesih dikkate alındığında sonuca bir etkisi yoktur.
Anılan sebeplerle, iş sözleşmesinin feshi haklı sebebe dayanmakta olup, dava konusu kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, aksi yönde gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.