Esas No: 2021/21270
Karar No: 2022/2951
Karar Tarihi: 17.02.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/21270 Esas 2022/2951 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında 5846 sayılı Kanunun 81/4. maddesi yerine aynı Kanunun 71/1. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 81/13. maddeleri gereğince uygulama yapılması ve anılan meslek birliğinin davaya katılmasına karar verilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi kararlaştırılmıştır. Ayrıca, sanığın eylemlerinin suç ve iddianame tarihleri nazara alındığında, hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, tüm eylemler tek suç olarak kabul edilip TCK'nun 43/1. maddesi uyarınca uygulama yapılması hüküm altına alınmıştır. Kararın sonunda da 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması belirtilerek, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sanık hakkında CMUK'nun
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Şikayetçi ... (...) vekilinin dava konusu materyaller ile ilgili olarak 6 aylık kanuni şikayet süresi içerisinde hak sahibi olduğunu kanıtlayan belgeleri usulüne uygun şekilde ibraz etmediği (her ne kadar şikayetçi vekili suça konu eserlerin yönetmeni olduğunu bildirdiği isimler ile aralarında düzenlenen üyelik yetki belgesi ve hak devir sözleşmelerini sunmuş ise de, suça konu sinema eserlerine ilişkin kayıt tescil belgeleri ibraz edilmediği için eserlerin hak sahibi olan gerçek veya tüzel kişilerin tespitinin mümkün olmadığı) gözetildiğinde, sanık hakkında 5846 sayılı Kanunun 81/4. maddesi yerine aynı Kanunun 71/1. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 81/13. maddeleri gereğince uygulama yapılması ve anılan meslek birliğinin davaya katılmasına karar verilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
2-Sanığın eylemlerinin suç ve iddianame tarihleri nazara alındığında, hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, 01.07.2014, 12.09.2014, 23.10.2014 ve 21.11.2014 tarihli eylemlerin ayrı suç oluşturduğu gözetilerek sanığın cezalandırılması gerekirken, tüm eylemler tek suç olarak kabul edilip TCK'nun 43/1. maddesi uyarınca uygulama yapılması,
Kabule göre de;
24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sanık hakkında CMUK'nun 326/son madde ve fıkrası uyarınca cezada kazanılmış hakkının korunmasına, 17.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.