Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1021
Karar No: 2019/3757
Karar Tarihi: 19.02.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2019/1021 Esas 2019/3757 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2019/1021 E.  ,  2019/3757 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih, esas ve karar numarası belirtilen kararının temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizin 14/11/2018 tarihli ve 2018/13849 esas, 2018/24445 karar sayılı ilamıyla ONANMASINA karar verilmiştir.
    Davacı vekilince Dairemizin onama ilamının ....di hataya dayandığı gerekçesi ile ortadan kaldırılması istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 04/02/1959 tarihli ve 1957/13 esas, 1959/5 karar ile 09/05/1960 tarihli ve 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında belirtildiği üzere, Yargıtay’ca ....di hata sonucu verilen bir karara mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtay’ın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür.
    Somut uyuşmazlıkta, Dairemizin 14/11/2018 tarihli ve 2018/13849 esas, 2018/24445 karar sayılı ilamıyla, Mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiş ise de; dava tarihinden önce davacının çalışmasının sona erdiğinin dosya kapsamındaki delil durumundan anlaşılmasına göre, aşağıda açıklanacak nedenlerle kararın bozulması gerektiği anlaşılmaktadır. Anılan sebeple, ....di hataya dayanan Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkili işçinin asıl işveren davalı ... ... Org. ve Tic A.Ş.’ye ait işyerinde, alt işveren olarak faaliyet gösteren farklı şirketlerde çalıştığını, işe giriş tarihinin 24/08/2010 olduğunu, en son davalı ... ... ... Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. işçisi olarak çalışmakta iken 2013 yılının temmuz ayında iş sözleşmesinin haklı bir sebep ol....an feshedildiğini, tazminat ve ücret alacaklarının ödenmediğini, işveren tarafından iş sözleşmesinin sona erme şeklinin kayıtlarda istifa olarak gösterilmesi sebebiyle müvekkilinin İş-Kur’dan işsizlik ödeneği ala....ığını, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğundan işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını ileri sürerek, asıl ve birleşen davada, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile işsizlik ödeneği alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/04/2015 tarihli karar, Dairemizin 22/12/2017 tarihli ve 2017/9854 esas, 2017/31013 karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde, 17/05/2018 tarihli nihai kararla, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    17/05/2018 tarihli kararı, davacı vekili ve davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Somut uyuşmazlıkta, davacının alt işveren işçisi olarak, asıl işveren davalı ... ... Org. ve Tic A.Ş.’ye ait işyerinde, 24/10/2010 tarihinde çalışmaya başladığı, çalışmasına kesintisiz şekilde 05/07/2011 tarihinden itibaren alt işveren davalı ... ... ... Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. işçisi olarak devam ettiği anlaşılmaktadır. Davacı bu çalışmasının temmuz 2013 tarihinde işveren feshi ile sona erdiğini ileri sürmüştür. Hizmet döküm cetvelinin incelenmesinden, davacının, davalı ... ... ... Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. işyerinden çıkış tarihinin 31/07/2013 şeklinde kayıtlı olduğu, 31/07/2013 tarihinden sonra ise kuruma bildirilmiş bir çalışmasının ol....ığı görülmektedir.
    Yargıla....a dinlenen ortak tanık ..., davacının alt işveren davalı ... Ltd. Şti’den sonra, Ortem şirketinde iki ay kadar çalışmaya devam ettiğini, dava dışı Ortem şirketinin geçiş esnasında bir müddet kuruma sigorta bildirimini yap....ığını beyan etmiştir. Diğer ortak tanık ... da, davacının Ortem şirketinde bir ay kadar çalışmaya devam ettiğini, geçişte fiili çalışmalarda kesinti ol....ığını, ancak ilk ay sigortasız çalıştırıldıklarını ifade etmiştir.
    Dosya kapsamının ve özellikle ortak tanıkların beyanlarının değerlendirilmesinden; her ne kadar dava dilekçesinde iş sözleşmesinin temmuz 2013 ayında işverence feshedildiği iddia edilmekte ise de, davacının iş sözleşmesinin 31/07/2013 tarihinde sona ermediği, 01/08/2013 tarihinden itibaren kesintisiz şekilde, işyeri devri hükümlerine göre, aynı asıl işverene ait işyerinde, yeni alt işveren dava dışı Ortem şirketi bünyesinde çalışmaya devam ettiği, anılan şirkette ise bir ya da iki ay çalıştıktan sonra iş sözleşmesinin sona erdiği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda detayları açıklandığı üzere, davacının iş sözleşmesinin, iddia edildiği gibi temmuz 2013 ayında sona ermediği, yeni alt işveren Ortem şirketinde çalışmakta iken sona erdiği (ortak tanık beyanlarına göre 01/08/2013 tarihinden bir ay ya da iki ay sonra) sabit ise de; dava tarihi 22/11/2013, birleşen dava tarihi ise 09/02/2015’dir. Dolayısıyla, davacının çalışmasının neticeten, dava ve birleşen dava tarihinden önce son bulduğu sabittir. İş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına hak kazanmayacak şekilde sona erdiği hususu ise kanıtlanamamıştır. Yıllık izin süresinin işçiye kullandırıldığı ya da fesihte karşılığının ödendiğine dair de dosyaya delil sunulmamıştır.
    İş sözleşmesinin fiilen, dava ve ek dava tarihinden önce son bulmuş olduğu dikkate alındığında;
    Devreden alt işveren davalı ... ... ... Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. 24/10/2010-31/07/2013 tarihleri arasında geçen çalışma süresi ile 31/07/2013 tarihindeki ücret seviyesiyle sınırlı olmak üzere, kıdem tazminatı alacağından sorumludur. Bilirkişi raporunda hesaplamaya esas alınan süre ve ücret miktarı bu yöne uygundur. Devreden alt işveren davalı ... ... ... Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarından ise sorumluluğu yoktur. Fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları bakımından ise; devir tarihinden itibaren iki yıllık sürenin (dava tarihine göre) geçmediği ve anılan davalı alt işverenin, işçinin bir önceki alt işveren şirket nezdindeki kesintisiz geçen çalışma süresinden de yükümlü olduğu gözetildiğinde, 24/10/2010-31/07/2013 tarihleri arası için anılan ücret alacaklarından sorumlu tutulması gereklidir. Bilirkişi raporundaki hesaplamaların da 24/10/2010-31/07/2013 tarihleri arasındaki süreye ilişkin olduğu sabittir.
    Asıl işveren davalı ... ... Org. ve Tic A.Ş. ise, davacının tüm çalışma süresi için kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından sorumludur. Dava dilekçesindeki talebin 31/07/2013 tarihiyle sınırlandırıldığı gözetildiğinde, bilirkişi raporunda bu tarih ile bağlı kalınarak yapılmış hesaplama sonuç itibariyle doğrudur.
    İşsizlik ödeneği talebi bakımından ise; işsizlik ödeneğinin koşullarının bulunması halinde borçlusu İş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdürlüğü’dür. İşsizlik ödeneği istemi yönünden, işverene husumet yöneltilmesi mümkün değildir. Dairemizin 22/12/2017 tarihli bozma ilamında bu yöne ilişkin açık bir bozma sebebine yer verilmemesi ise, ....di hataya dayalıdır. Yargıtay’ca ....di hata sonucu verilen karar, taraflar yararına usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Kaldı ki, davacı 31/07/2013 tarihi itibariyle işsiz kaldığı iddiasına dayanarak, işsizlik ödeneği talep etmekte olup, 31/07/2013 tarihinde davacı halen çalışandır. Bu yönler dikkate alınarak, Mahkemece, işsizlik ödeneğine yönelik talebin her iki davalı açısından da reddine karar verilmesi sonuç itibariyle yerindedir.
    Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında varılan neticede; net 3.098,20 TL kıdem tazminatı, brüt 7.333,49 TL fazla çalışma ücreti, brüt 3.548,28 TL hafta tatili ücreti, brüt 717,47 TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları, her iki davalı aleyhine müştereken ve müteselsilen hüküm altına alınmalıdır. İhbar tazminatı ve yıllık izin ücreti talepleri davalı ... ... ... Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden reddedilmelidir. Brüt 1.958,46 TL ihbar tazminatı ve brüt 1.305,64 TL yıllık izin ücreti alacakları ise, sadece davalı ... ... Org. ve Tic A.Ş. aleyhine hüküm altına alınmalıdır. Mahkemenin bu yöne uygun olmayan kabul kısmı hatalı olmuştur.
    İşsizlik ödeneği talebi ise şimdiki gibi, her iki davalı bakımından da reddedilmelidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 19/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi