Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2993
Karar No: 2019/5315
Karar Tarihi: 26.11.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/2993 Esas 2019/5315 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2018/2993 E.  ,  2019/5315 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. yönünden kısmen kabulüne, diğer davalı ... yönünden feragat nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalılar aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takibe davalıların teslim edilen malın ayıplı olması nedeniyle zarar ettiklerini belirterek haksız olarak itiraz ettiğini, ayıp ihbarının süresinde olmadığını ileri sürerek, itirazın iptalini ve davalılar aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili, 2011 yılında davacıdan 445 ton kömür satın aldığını, İstanbul İç Tedarik Bölge Müdürlüğü"nün açtığı ihalenin davalı üzerinde kalması sonucunda söz konusu kömürün askeri birliklere teslim edildiğini, davacının sunduğu uygunluk belgesi ve analiz raporlarındaki belirlemelere uygun olmayan ayıplı mal verdiğini, ihale alıcısının muayene sonucu kömürü kabul etmediğini, davacının konu hakkında bilgilendirildiğini ve ayıplı mal sattığını kabul ettiğini, davalının uğradıkları zararı karşılayacağını bildirmesine karşılık icra takibi başlattığını belirterek, davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... dava tarihinden önce ölmüştür.
    Mahkemece, davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalı ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2016/13671 esas ve 2017/4374 karar sayılı ve 31/05/2017 tarihli kararı ile; "Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda davalı ... hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı halde, gerekçeli kararda anılan davalı hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Bu hal, HMK"nun 298/2. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda benimsenen bilirkişi raporuna göre, TMK’nın 887. maddesine göre ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değil ise alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olabilmesi, bu istemin hem borçluya hem de kendisine karşı yapılmış olmasına bağlı olduğu, bu durumda, asıl borçlu ile ipotekli taşınmaz maliki arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunduğu, davacı vekili 19/06/2014 tarihli ön inceleme duruşmasında, davalı ... hakkındaki davadan feragat ettiği, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunması sebebiyle feragatin diğer davalı şirketin durumunu etkileyeceği, ancak, bu duruma ilişkin olarak hatalı değerlendirme yapılarak, davalı şirket hakkındaki davanın kabulüne karar verildiği, HMK’nın 298/2 maddesi uyarınca kısa karara uygun gerekçeli karar yazma zorunlu olduğu, davalılardan ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. yönünden, davalı tarafından davacıya süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı, davalı şirketin yasal defter ve kayıtlarına dayalı cari hesabında davacı şirkete 201.854,80 TL borçlu olduğu, ayrıca, davacı tarafından, aslı mahkemeye teslim edilen 22/08/2012 keşide tarihli 65.000,00 TL tutarlı çekten dolayı da borçlu bulunduğundan asıl alacağın 266.854,80 TL olduğu, işlemiş faizin 14.167,39 TL olarak hesaplandığı, ancak ilk kararın davacı tarafından temyiz edilmediğinden faize ilişkin 9.873,63 TL"lik kısım yönünden davalı yönünden usuli kazanılmış hak olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takibin 266.854,85 TL asıl alacak, 9.873,63 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 276.728,48 TL üzerinden devamına, asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, diğer davalı ... yönünden, açılan davanın feragat nedeniyle davanın esası hakkında hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali davasıdır. TMK"nın 887. maddesinde, ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değilse, alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olması, bu istemin hem borçluya, hem kendisine karşı yapılmış olmasına bağlı olduğu düzenlenmiştir. Davacı alacaklı ipotekli taşınmaz malikine ve asıl borçluya karşı zorunlu takip arkadaşlığı çerçevesinde takip yapmış ve her iki borçlu ödeme emrine itiraz etmiş iseler de icra müdürlüğünce, davalı ... tarafından itiraz dilekçesinin bizzat getirilmediği ve dilekçedeki imzanın huzurda atılmadığı gerekçesiyle itirazın kabul edilmediği, bunun üzerine, ... vekili süresi içerisinde vekaletnamesini daha sonra ibraz edeceğini belirterek icra takibine itiraz etmiş, ancak vekaletnamesine icra dosyasında rastlanılamamıştır.
    Davacı alacaklı, daha sonra her iki borçlunun takibe itiraz ettiğine dayanarak itirazın iptali davası açmıştır. Ancak ...’nun ölmüş olduğu ön inceleme sırasında anlaşılmıştır. Aynı celsede davacı vekili, davalı ... yönünden davasından feragat ettiğini bildirmiştir. Mahkemece verilen ilk karar, Dairemizin 31/05/2017 tarihli kararı ile kısa karar ve gerekçeli karar arasındaki çelişki nedeniyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yeniden yargılama yapılmıştır. Mahkemece verilen yeni kararda, TMK’nın 887. maddesine göre ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değil ise alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olabilmesi, bu istemin hem borçluya hem de kendisine karşı yapılmış olmasına bağlı olduğu, bu durumda, asıl borçlu ile ipotekli taşınmaz maliki arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunduğu, davacı vekili 19/06/2014 tarihli ön inceleme duruşmasında, davalı ... hakkındaki davadan feragat ettiği, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunması sebebiyle feragatin diğer davalı şirketin durumunu etkileyeceği, ancak, bu duruma ilişkin olarak hatalı değerlendirme yapılarak, davalı şirket hakkındaki davanın kabulüne karar verildiği, HMK’nın 298/2 maddesi uyarınca kısa karara uygun gerekçeli karar yazma zorunlu olduğu, davalılardan ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. yönünden, davalı tarafından davacıya süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı, davalı şirketin yasal defter ve kayıtlarına dayalı cari hesabında davacı şirkete 201.854,80 TL borçlu olduğu, ayrıca, davacı tarafından, aslı mahkemeye teslim edilen 22/08/2012 keşide tarihli 65.000,00 TL tutarlı çekten dolayı da borçlu bulunduğundan asıl alacağın 266.854,80 TL olduğu, işlemiş faizin 14.167,39 TL olarak hesaplandığı, ancak ilk kararın davacı tarafından temyiz edilmediğinden faize ilişkin 9.873,63 TL"lik kısım yönünden davalı yönünden usuli kazanılmış hak olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takibin 266.854,85 TL asıl alacak, 9.873,63 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 276.728,48 TL üzerinden devamına, asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, diğer davalı ... yönünden, açılan davanın feragat nedeniyle davanın esası hakkında hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilince temyiz edilmiştir.
    Yukarıda açıklandığı gibi ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte taşınmaz sahibi ile asıl borçlu arasında zorunlu takip ve dava arkadaşlığı vardır. Bu bakımdan öncelikle, davalı borçlu ...’nun takip dosyasında usulüne uygun bir itirazının bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir. Bunun için ...’nun şahsen yaptığı itiraz dilekçesinin kendisi tarafından getirilmemiş olması nedeniyle kabul edilmemesi sonrasında süresi içerisinde ödeme emrine itiraz eden vekilinin itiraz tarihinde geçerli vekaletnamesinin olup olmadığının araştırılması gerekir. Usulüne uygun vekaletnamesi yoksa davalı ...’nun takibe itiraz etmediği anlaşılacağından, davanın yalnız davalı şirkete karşı açılması mümkündür. Ancak davalı borçlu ...’nun itirazının geçerli olduğunun saptanması halinde takipteki her iki borçlu arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğu dikkate alınarak mesele çözümlenmelidir. Bu son ihtimale göre eldeki dava incelendiğinde, davalı ...’nun dava tarihinden önce öldüğü anlaşıldığından ve ölü kişiye karşı dava açılamayacağından, bu kişi hakkındaki davanın, nihai hüküm sırasında ölü kişiye karşı dava açılamayacağı gerekçesiyle reddi gerekir. Ancak mahkemece zorunlu dava arkdaşlığı ilkesi gözetilerek davacı vekiline ... mirasçıları aleyhine işbu dosyayla birleştirilmek üzere itirazın iptali davası açması için mehil verilmesi gerekir. Aksi halde icra takibinin sürdürülmesi mümkün değildir. Mahkemece bu yönler gözetilmeden verilen kararın bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de ölü kişi aleyhine dava açılması mümkün olmadığından, açılmamış davadan feragat mümkün olmadığı halde, ölü davalı ... hakkındaki davanın feragat nedeniyle yazılı şekilde sonuçlandırılması doğru olmamıştır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Nak. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti."ne iadesine, 26/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi