Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/16777
Karar No: 2019/3755
Karar Tarihi: 19.02.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/16777 Esas 2019/3755 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/16777 E.  ,  2019/3755 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkili işçinin fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 03/05/2016 tarihli ilamıyla, bilgisayar açılış ve kapanışına ilişkin sistem kayıtlarının değerlendirilmesi gerekliliğiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Taraflar arasında, davacının fazla çalışma ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
    Somut olayda, Mahkemece, bilgisayar açılış kapanış kayıtlarının değerlendirilmesi neticesinde; işyerinin banka olduğu, hayatın olağan akışına göre bilgisayar açılmadan önce de işyerinde yapılması gereken işler olduğu, bir döneme ilişkin sunulan imza föylerinin de incelenmesinden davacının 08:30 gibi işe başladığının anlaşıldığı gerekçesiyle; işe başlama saati bakımından bilgisayar açılış kaydına itibar edilmemiş, mesainin sona erme saati bakımından ise bilgisayar kapanış kaydı esas alınmıştır. Ancak, bilgisayar açılış saatinden önce, davacının görevi itibariyle işyerinde ne tür iş ve işlemler yaptığı hususunda, bilgileri olması muhtemel tanıklar ... ve ...’in yeniden dinlenilerek bir sonuca ulaşılması gereklidir. Özellikle, dinlenen davacı tanığı Nafi, en geç 08:30’da işyerine gelindiğini, saat 09:00’da bankanın müşteriye açıldığını ifade etmiş; davalı tanığı ise ekranların açılmasının saat 09:00’da başladığını söylemiştir. Bu itibarla, özellikle saat 09:00’dan önce, ne tür iş ve işlemler yapıldığı hususu anılan tanıkların beyanlarına başvurularak netleştirilmelidir.
    Diğer taraftan, Mahkemece karar gerekçesinde bahsedilen imza föylerinin dava dilekçesi ekinde sunulduğu, sınırlı bir süreye ilişkin olduğu, yazılı saatlerin değişkenlik gösterdiği ve ayrıca bilgisayar açılış kayıtlarıyla da uyumsuz olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde, tanıklardan söz konusu imza föylerinin ne amaçla düzenlenmiş olduğu hususundaki bilgileri de sorulmalıdır.
    Yukarıda belirtilen yönlerden yapılacak işlemler neticesinde, işe giriş saati bakımından yeniden bir değerlendirme yapılmalıdır.
    Ayrıca, bozmadan önceki hükme esas alınan bilirkişi raporunun aksine, bozmadan sonra hükme esas alınan bilirkişi raporunda, iş sözleşmesinde yer alan fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna ilişkin hükmün dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar, karar gerekçesinde belirtilen iş sözleşmesi hükmünün dikkate alındığı ifade edilmiş ise de, bilirkişi raporundaki hesaplamalar denetlendiğinde, bahsi geçen iş sözleşmesi hükmünün gözetilmediği sabittir. Anılan sebeple, hesaplamada, iş sözleşmesi hükmü gereği, yıllık ikiyüzyetmiş saatle sınırlı olmak üzere, fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu gözden kaçırılmamalıdır.
    Kabule göre de, Mahkemece, hesaplamanın tamamının kayda dayalı olduğu açıklanarak, indirim uygulanmamış ise de; mesaiye başlama saati noktasında bilgisayar kayıtlarına itibar edilmediği, imza föylerinin ise sınırlı bir süreye ilişkin olduğu; sadece mesainin sona erme saati bakımından bilgisayar kayıtlarının esas alındığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, hesaplamanın salt kayda dayalı olmamasına rağmen, yazılı gerekçeyle indirim uygulanmaması yerinde değildir.
    Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi