Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/6416 Esas 2011/7778 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/6416
Karar No: 2011/7778
Karar Tarihi: 28.12.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/6416 Esas 2011/7778 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, kadastro çalışmaları sırasında kadastro dışı bırakılan bir taşınmazın Türk Medeni Kanunu ve Kadastro Kanunu hükümleri uyarınca tescil isteğiyle ilgilidir. Yargıtay'ın kararlarına göre, tespit dışı bırakılan bir yerin tapuda tescil edilebilmesi için, belirli koşullar altında 20 yıldan fazla süre ile tasarruf edilmesi gerekmektedir. Bu davada da, taşınmazın tespit dışı bırakılma işlemi yapıldığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresi dolmamıştır. Bu nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle kabulüne karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 ve Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17.maddeleridir.

8. Hukuk Dairesi 2011/6416 E. , 2011/7778 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve dahili davalı ... Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kabulüne dair Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 31.05.2011 gün ve 80/152 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR

Dava, kadastro çalışmaları sırasında kadastro dışı bırakılan taşınmazın Türk Medeni Kanununun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddesi hükümleri uyarınca tescili isteğine ilişkindir. Kadastro dışı bırakma işleminde, taşınmazın geometrik durumu belirlenmediğinden bir tespit işlemi değil ise de, görevlilerce bir yerin tescile tabi olmadığı saptanarak hukuksal durum belirlenmiş olduğundan yapılan bu işlem, bir kadastro işlemidir. Yargıtay’ın kararlılık kazanan uygulamalarına göre; tespit dışı bırakılan bir yerin, Türk Medeni Kanununun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddesi hükümlerine göre tapuda tescil edilebilmesi için, tespit dışı bırakılma işleminin yapıldığı tarihten, dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile anılan maddelerde belirtilen koşullar altında tasarruf edilmesi gerekir.
Somut olayda, toplanan delil ve belgelere, dava konusu yere komşu ve davacıya ait 124 ada 4 sayılı parselin tespitinin yapıldığı 29.12.1994 tarihinde, dava konusu yerin de bu tarihte tespit harici bırakıldığının kabulü gerektiğine göre; tespit dışı bırakılma işleminin yapıldığı 29.12.1994 tarihinden davanın açıldığı 27.04.2009 tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresi dolmamıştır. Bu açıklamalara göre, kazanma koşullarının davacı yararına gerçekleştiğinden söz edilemez. Açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.