Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararı sonucunda sanık, iş yeri dokunulmazlığını bozma ve kamu malına zarar verme suçlarından dolayı mahkûm edildi. Ancak, hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozuldu. Burada dikkat çeken noktalar şunlardır:
- Hırsızlık suçunun kamu kurumu niteliğindeki bir yerden gerçekleştirilmiş olması sebebiyle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 142/1-b maddesi uyarınca hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir.
- Olay tarihinde düzenlenen Olay Yakalama Tutanağı içeriğinden anlaşılan çocuğun suça sürüklenmesi ve tüm malzemeleri sakladığı yeri göstermesi sebebiyle, sanık hakkında TCK'nın 168/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği ifade edilmiştir.
Kanun maddelerinin detaylı açıklamaları ise şöyledir:
- TCK 142/1-a: \"Bir başkasına ait eşya veya kendisine emanet edilmiş bir eşyayı hırsızlık maksadıyla çalmak.\"
- TCK 142/1-b: \"Kamu kurumu niteliğindeki bir kurum, sandık veya teşekkülün eşyasını veya anıtı çalmak veya tahrip veya yok etmek veya bunlara zarar vermek.\"
- TCK 168/1: \"Bir suçu işlemiş olan kişi, işlediği suçun fail ya da suç ortağı oldukları veya suçun işlenmesine iştirak ettikleri hususunda kolluk veya adli mercilere kendiliğinden ya da yakalanmadan önce teslim olması ve suçların ortaya çıkarılmasına ya da suçluların yakalanmasına vesile olacak nitelikte somut veriler sağlaması halinde, hâkim, suçun işlenmesi bakımından pasif olanlardan birisi veya birkaçı hakkında kanunun aşağıdaki hükümlerine göre adaletin tecellisi bakımından uygun olanı verir.\"