Esas No: 2021/28724
Karar No: 2022/3149
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/28724 Esas 2022/3149 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 5607 sayılı Yasa'ya muhalefetten yargılanmış ve yerel mahkemece HAGB cezasına çarptırılmıştır. Ancak, suç tarihinden sonra yayımlanan 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın ilgili maddesi yürürlükten kaldırılmış ve suça ilişkin düzenleme 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamına alınmıştır. Sonraki bir yasa olan 7242 sayılı Yasa ise cezaların indirilmesine olanak vermektedir. Bu nedenle, sanığın cezası 4733 sayılı Yasanın ilgili maddesinin kalkması ve 7242 sayılı Yasanın hükümleriyle karşılaştırma yapılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme ayrıca, sanık hakkında verilen açıklanması geri bırakılması kararının henüz hüküm niteliğinde olmadığına ve müsaderesi talep edilen suça konu eşya hakkında denetime ve infaza olanak verecek şekilde karar verilmesi gerektiğine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
-4733 sayılı Yasa'nın 8/4. maddesi
-5607 sayılı Yasa'nın 3/18. maddesi
-6545 sayılı Yasa
-7242 sayılı Yasa'nın 61. ve 62. maddeleri
-5607 sayılı Yasa'nın 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkraları
-5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi
-7242 sayılı Yasa'nın 63. maddesi
-5607 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası
-1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, HAGB
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkraları somut olaya uygulanarak, belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- Dairemizin 2012/6333 E. - 2013/6708 K. sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilen mahkemenin 07.10.2009 tarihli hükmünün yalnızca sanık tarafından temyiz edilmesi nedeniyle, sanık hakkında 4733 sayılı Yasa uyarınca temel ceza belirlendikten sonra CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca cezada kazanılmış hakkı gözetilerek sanığın cezasının 5 ay hapis ve 1.660,00 TL adli para cezası üzerinden infaz olunacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, sonuç ceza olarak 5 ay hapis ve 1.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi,
3- Sanık hakkında verilen 13.03.2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının henüz hukuken varlık kazanmadığı, hüküm niteliğinde olmadığı, askıda olduğundan müsadereye ilişkin kararın bu aşamada infaz edilemeyeceği, bu haliyle infazı mümkün bulunmadığından, açıklanan hükümde iddianamede müsaderesi talep edilen suça konu eşya hakkında denetime ve infaza olanak verecek biçimde hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.