12. Ceza Dairesi Esas No: 2014/3299 Karar No: 2014/15445 Karar Tarihi: 23.06.2014
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/3299 Esas 2014/15445 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacının tazminat talebi reddedildi. Davacı, 466 sayılı Kanun gereğince tazminat istemişti. Ceza Genel Kurulu'nun 23/03/2010 tarihli kararına göre, 466 sayılı Kanun'un 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarihli Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı belirtilmiştir. Ayrıca, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı ve dava süresinin 10 yıllık bir süre içinde açılması gerektiği kabul edilmiştir. Bu nedenle, davacının tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında 28.04.1994 tarihinde verilip, 05.05.1994 tarihinde kesinleşen beraat hükmünden 16 yıldan fazla bir sürenin geçtiği ve davacının bu süre içerisinde hakkındaki beraat hükmünden haberdar olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme tarafından davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise 466 sayılı Kanun'un 2. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 60. maddesi olarak belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2014/3299 E. , 2014/15445 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat Hüküm : Davanın reddi
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; Dava 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, Ceza Genel Kurulu"nun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas-2010/57 sayılı kararında 466 sayılı Kanun"un 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Karar"ına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği, dava süresi bakımından en lehe kabul ile Borçlar Kanunu"nun 60. maddesindeki sürenin kabulü gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında 28.04.1994 tarihinde verilip, 05.05.1994 tarihinde kesinleşen beraat hükmü ile tazminat davasının açılmış olduğu 14.02.2011 tarihine kadar, 16 yıldan fazla süre geçtiği, davacının bu uzun süre içerisinde hakkındaki beraat hükmünden haberdar olmadığından söz etmenin yaşamın olağan akışına uymayacağı ve davanın süresinde açıldığının kabulünün mümkün olamayacağının anlaşılması ve mahkeme tarafından aynı yönde yapılan değerlendirme sonucu, davanın 10 yıllık süreden sonra açıldığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş olmasında usul ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 23.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.