12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/12946 Karar No: 2021/7088 Karar Tarihi: 19.10.2021
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/12946 Esas 2021/7088 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan yargılanmıştır. İlk derece mahkemesinin hükmü kaldırıldıktan sonra yapılan yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne karşı sanığın temyizi sonucu, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, basit yargılama usulü uygulanabilen suçlar açısından Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrasında CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilerek, sonuç ceza dörtte bir oranında indirilmesi gerektiği konusundaki düzenleme karşısında sanık lehine olan uygulamanın belirlenmesi ve gereği için dosyanın yeniden değerlendirilmesi gerektiğine karar vermiştir. TCK'nın 179/3-2, 62/1, 53/1-3, 58. maddeleri uyarınca sanığın mahkumiyetine hükmedilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2019/12946 E. , 2021/7088 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma Hüküm : İlk derece mahkemesi hükmünün ortadan kaldırılarak; TCK"nın 179/3-2, 62/1, 53/1-3, 58. maddelerine göre mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin Akşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.02.2019 tarihli, 2018/918-2019/161 sayılı hükmüne yönelik istinaf başvurusu sonucu, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne dair Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 22/05/2019 tarih ve 2019/674-2019/1468 sayılı kararı sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 179. maddesinin 2-3. fıkralarında düzenlenen ""trafik güvenliğini tehlikeye sokma"" suçuna ilişkin olduğu, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için TCK"nın 179. maddesinin 2. fıkrasında temel ceza miktarının ""üç aydan iki yıla kadar hapis cezası"" olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK"nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü"" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile; ""...kovuşturma evresine geçilmiş..."" ibaresinin, aynı bentte yer alan ""...basit yargılama usulü..."" yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ""mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir."" şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ""Basit Yargılama Usulü"" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması; Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyete dair hükmün, 5271 sayılı CMK"nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca sair yönler incelenmeksizin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMK"nın 304/2. maddesi uyarınca dosyanın Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.