Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/2106 Esas 2013/3820 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2106
Karar No: 2013/3820
Karar Tarihi: 15.03.2013

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/2106 Esas 2013/3820 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2013/2106 E.  ,  2013/3820 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi


    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.09.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.09.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _K A R A R_
    Dava ve birleştirilen davalar, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün satın alındığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davalı arsa malikleri vekili, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı yüklenici, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi vermemiştir.
    Mahkemece, gider avansı süresinde yatırılmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın 114. maddesi dava şartlarını düzenlemiştir. HMK"nın 114/g maddesinde gider avansının yatırılmış olmasını dava şartı olarak tanımlamış, 115/2 maddesinde dava şartının yokluğu halinde izlenecek yol gösterilmiş, 120. maddesi ile de gider avansına ilişkin düzenlemeler getirilmiştir. Ayrıca anılan yasanın 324. maddesi ile de delil ikamesi için avans düzenlemesine ve avansın yatırılmaması halinde o delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacağı öngörülmüştür.



    2013/2106-3820 -2-
    Belirtilen bu düzenlemelere karşın her davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan hükümlere göre inceleneceği tartışmasızdır.
    Nitekim, 6100 sayılı HMK"nın 448. maddesinde tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla yasanın derhal uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
    Somut olaya gelince, dava ve bu dava ile birleştirilen dört ayrı dava 04.09.2008 tarihinde 1086 sayılı Yasa döneminde açılmış ve 6100 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihe kadar eski yasa hükümleri uygulanarak yürütülmüştür. Bu durumda davanın açılması ile ilgili tüm işlemlerin tamamlandığı kabul edilmelidir. Öte yandan gerek 1086 sayılı HMUK"nın ilgili hükümleri gerekse 6100 sayılı HMK"nın 324. maddesi hükmü yargılamanın gerektirdiği masrafların ilgili tarafça yatırıp yatırılmaması hususunda benzer hükümler getirmiş yatırılmaması halinde uygulanacak yaptırımlar da gösterilmiştir.
    Bu durum karşısında, 6100 sayılı HMK"nın 324. maddesi uygulanmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken olayda uygulama yeri bulunmayan 6100 sayılı Yasanın 114/6 ve115/1 maddelerinden söz edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.