Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/1972 Esas 2013/3819 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1972
Karar No: 2013/3819
Karar Tarihi: 15.03.2013

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/1972 Esas 2013/3819 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2013/1972 E.  ,  2013/3819 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.01.2011 gününde verilen dilekçe ile önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _K A R A R_
    Dava, önalım hakkı nedeniyle davalıya ait payın iptali ile tescili istemine ilişkindir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi hükmü uyarınca yapılan imar uygulaması ile oluştuğu, imar uygulamasından önce ayrı ayrı kullanıldığı, fiilen ve hukuken taksim edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yargıtay"ın yerleşik içtihatlarına göre önalım davasına konu edilen payın ilişkin olduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin tasarrufundaki yeri ve ona tekabül eden payı bir üçüncü kişiye satarsa satıcı zamanında o yerde hak iddia etmeyen davacının tapudaki pay satışı şeklinde yapılan işlem nedeniyle önalım hakkını kullanması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.02.1951 günlü ve 17/1 sayılı Yargıtay İçhidatı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.

    2013/1972-3819 -2-
    Somut olayda, dava konusu 25013 ada 5 parsel sayılı taşınmaz 21.09. 2005 tarihinde 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi hükmü uyarınca yapılan imar uygulaması sonucu oluşmuş, davalı dava konusu payı 07.05.2010 tarihinde satın almıştır. Yukarıda açıklandığı gibi önalım davasına konu edilen paya ilişkin taşınmazın paydaşlarca özel olarak taksim edilip her bir paydaşın belirli bir kısmını kullandığından söz edebilmek için taşınmazı imar parseli oluşmadan ve oluştuktan sonra ayrı ayrı kullanmaları, başka bir deyişle her bir paydaşın halen arz üzerinde belli bir yeri kullanması, haklarını o yerle ilgili sınırlandırması ve bu kullanma biçimini sürdürmesi gerekir. Taşınmazın imar uygulamasından önce ayrı ayrı parseller halinde kullanılması yeterli değildir.
    Mahkemece önalım davasına konu edilen paya ilişkin taşınmazın imar parseli oluşmadan önce ve imar parseli oluşturulduktan sonra birleştirilen kesimlerin paydaşlarca özel olarak taksim edilip edilmediği ve her bir paydaşın halen arz üzerinde belli bir yeri kullanıp kullanmadığı ve haklarını o yerle ilgili olarak sınırlandırıp sınırlandırmadığı araştırılmadan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 15.03.2013 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.