Esas No: 2020/627
Karar No: 2022/15015
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/627 Esas 2022/15015 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık ile mağdurenin rızasıyla yemeğe çıktıkları ancak mağdurenin rızası dışında sanık ile birlikte kalması sonucu çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu belirtilmiştir. Ayrıca uzlaşma kapsamında kalması nedeniyle ceza muhakemesi şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanması zorunlu olduğu belirtilmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen geçici maddeler nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda gözetilmeyen 5237 sayılı TCK.nın 234/3. maddesi çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu düzenlemektedir. Ayrıca 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi uzlaşma hükümlerinin uygulanması zorunluluğunu belirtmektedir. Anayasa'nın 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği prensibi benimsenmiştir ve basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 5271 sayılı CMK'nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki \"hükme bağlanmış\" ibaresi nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Onbeş yaşındaki mağdurenin, eski nişanlısı olan sanık ... ve akrabası olan sanık ... Demir ile kanuni temsilcilerinin rızası ile yemeğe gittiği, yemekten sonra eve dönmeyerek sanıklarla birlikte rızasıyla...'na giderek iki gün kaldıkları, ...'ndan ...'ya giderken görevlilerce tespit edilerek ailesine teslim edildiği anlaşılmakla, suç tarihinde onbeş yaşını doldurmuş olan ve kanunî temsilcilerinin bilgisi ve rızası ile sanıklarla yemeğe gittikten sonra rızaları dışında evi terk eden mağdureyi cebir, tehdit veya hile kullanmaksızın ve mağdurenin ailesi veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı TCK.nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi,
2) (1) no'lu bozma içeriği dikkate alındığında;
5237 sayılı TCK'nın 234/3. maddesinde düzenlenen suçun 5560 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamında kalması nedeniyle ceza muhakemesi şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanması zorunlu olduğundan, öncelikle uzlaşma girişiminde bulunarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi,
3) Dairemizin ... Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve .... Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki "hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7/1. maddesinde de aynı güvencelere yer verilerek "lehe kanunun uygulanması ilkesi" benimsenmiştir.
Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün "hükme bağlanmış dosyalarda" uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı CMK.nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki "hükme bağlanmış" ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren CMK.nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.