Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/421
Karar No: 2020/1488
Karar Tarihi: 19.02.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/421 Esas 2020/1488 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, malik olduğu taşınmazda davalının kiracı olarak oturduğunu ve kira bedelinin emsallere göre düşük olduğunu belirterek 01/01/2014 tarihinden itibaren kira bedelinin net 6.000 TL olarak tespit edilmesini istemiştir. Davalı ise, ödenen kira bedelinin rayice uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın aylık kira bedelinin 01/10/2014 tarihinden itibaren brüt 3.400 TL olarak tespit edilmesine karar vermiştir.
Davacının, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine yönelik temyiz itirazları, avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesaplanarak reddedilmiştir. Ancak, dava dilekçesi ile istenilen miktar davacının iradesini ve kira sözleşmesinden elde etmeyi amaçladığı yararları yansıttığından, davanın ıslah edilerek talep edilen kira parasının üstünde istemde bulunulmasının mümkün olmadığı vurgulanmıştır.
Kararın sonunda, HUMK 438/7, C2 hükmü ve 6100 sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince karar düzeltme yolunun kapalı olmak üzere hüküm fıkrasının düzeltilerek onaylanmasına karar verilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2020/421 E.  ,  2020/1488 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, maliki olduğu taşınmazda davalının 01/01/2008 tarihinden bu yana kiracı olarak oturduğunu, son ödenen kira bedelinin emsallere göre düşük kaldığını belirterek 01/01/2014 tarihinden itibaren kira bedelinin net 6.000TL olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, husumet itirazında bulunarak kiracılığın 01/10/2008 tarihli sözlü akde dayandığını, ödenen net 1.825TL kira bedelinin rayice uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın aylık kira bedelinin 01/01/2014 tarihinden itibaren brüt 3.400TL olarak tespitine dair verilen hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 13/03/2019 tarih, 2017/6264 Esas- 2019/2020 Karar sayılı ilamı ile, "... davacı tarafın bildirdiği sözleşmenin başlangıç tarihine davalı tarafından karşı çıkılıp 01/10/2008 yılından itibaren kiracı olduğu kabul edildiğine göre, davacı tarafa bildirdiği kira başlangıcını kanıtlamak üzere imkan tanınmalı, dava dilekçesinde dayanılmış ise davacı tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılmalı, yeminin davalı tarafça eda edilmesi halinde davalı cevap dilekçesinde 01/10/2008 yılından itibaren kiracı olduğunu kabul ettiğine göre, kira başlangıç tarihinin davalının kabul ettiği 01/10/2008 tarihi olduğu gözetilerek 01/10/2014 tarihinden itibaren kira bedelinin tesbitine karar verilmesi gerektiği " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu kiralananın kira bedelinin 01/10/2014 tarihinden itibaren brüt 3.400TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davacının, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9. maddesine göre kira tespiti davalarında tespit olunan kira bedeli farkının bir yıllık tutarı üzerinden tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı, vekalet ücreti olarak hükmolunur. Halen ödenmekte olan aylık kira bedeli ile hüküm altına alınan miktar arasındaki farkın bir yıllık tutarı üzerinden davacı yararına, davada talep edilen aylık kira bedeli ile hüküm altına alınan aylık kira bedeli arasındaki farkın bir yıllık tutarı üzerinden de davalı yararına vekalet ücreti takdiri gerekir.
    Somut olayda; Davacı dava dilekçesinde, kira bedelinin net 6.000TL olarak tespiti isteminde bulunmuş, 12/06/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini artırarak kira bedelinin net 8.000TL olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Dava dilekçesi ile istenilen miktar davacının iradesini ve kira sözleşmesinden elde etmeyi amaçladığı yararı yansıtmaktadır. Bu itibarla, davanın ıslah edilerek talep edilen kira parasının üstünde istemde bulunulması mümkün değildir. Davacının dava dilekçesindeki talebi kendisini bağlayıcı niteliktedir. Mahkemece; ıslah dilekçesine değer vererek, bu bedel üzerinden davalı taraf lehine vekalet ücreti takdir edilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Ancak, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün, HUMK 438/7, C2 hükmü ve 6100 sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 3. bendindeki " Davalı vekili için takdir olunan 9.062,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine," söz ve rakamlarının çıkartılmasına, yerine " Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereği takdir ve tayin olunan 5.762TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ifadelerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi