Esas No: 2021/1713
Karar No: 2022/1179
Karar Tarihi: 09.03.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/1713 Esas 2022/1179 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/1713 E. , 2022/1179 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.02.2019 tarih ve 2018/210-2019/89 sayılı kararı
Suç : Devletin birligini ve ülke bütünlüğü bozma,
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Hüküm : 1- Devletin birligini ve ülke bütünlüğü bozma suçundan; TCK'nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63, CMK'nın 283/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet;
2-Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan; TCK'nın 109/2, 109/3-b, 3713 sayılı Kanunun 4-5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin CMK'nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;
I) Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
II) Devletin birligini ve ülke bütünlüğü bozma suçu yönünden;
PKK/KCK silahlı terör örgütünün gençlik yapılanması olan YDG-H içerisinde yer aldıkları ve bu kapsamda faaliyetler yürüttükleri anlaşılan sanıkların, Nevruz kutlamalarına katılmak için BDP il binasına giden mağdur ...'ü fikir ve irade birliği içerisinde aynı işyerinde yukarıda bulunan Rençber Aziz Kültür Merkezine çıkararak burada alıkoyup, oradaki diğer kişileri dışarı çıkardıktan sonra, mağduru polisle işbirliği yaptığı, ajan olarak çalıştığı, suçunu itiraf etmesi gerektiğinden bahisle sorguya alarak darp ettikleri ve olayın geçtiği kültür merkezinde rızası dışında tutmak suretiyle hürriyetini kısıtladıkları, ardından ilk derece Mahkemesindeki yargılama sırasında ölümü nedeniyle hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilen İsa Oran'ın mağduru duvarda asılı YDG-H bayrağı önündeki sandalyeye oturtarak "ya sen bunu itiraf edeceksin, ya da öleceksin, ya da nevruz kutlamalarında üzerine benzin döküp seni yakarız, bunu da önderlik için yaptı diye millete anlatırız" şeklinde sözlerle tehdit ederek basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladıkları, aynı binadaki yapı denetim ofisine indirdikleri mağdurun bir ara fırsatını bularak 155 polis imdat hattını arayarak yardım istediği, ardından olay yerinden kaçarak polis evine sığındığı anlaşılan olayda, sanıkların mağdura yönelik TCK'nın 109/2, 109/3-b maddeleri kapsamındaki birden fazla kişiyle birlikte cebir ve tehdit kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemleri sabit ise de; olayda silah kullanılmaması ve yaralanmasının basit tıbbi müdahale giderilebilir nitelikte olması nedeniyle devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçu yönünden elverişli ve vahim nitelikteki araç suçu oluşturmayacağı ancak; sanıkların çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk içeren fiilleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde eylemlerinin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... müdafiileri, sanık ... ve müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanıkların tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.